Kitabımız, sebebi belirsiz bir körlük salgınına tutulan toplumun neler yaşayabileceğini, tecrit edildikleri eski bir akıl hastanesinde buluşan bir grup körün gözünden anlatıyor, daha doğrusu kulaklarından...
Fantezilerinizi tatlı tatlı kaşıyan bölümü de var, vicdanınızı parçalayan yeri de. Yazarın antimilitarist söylemlerine katıldığınız yer de var, komünist propagandayı abarttığı yer de. Bölüm bölüm değil de kitabın tümüne bakarsak; gereksiz uzatılmış bölümler notunu düşürse de gayet okunabilir bir kitap. Hee unutmadan notumuzu düşelim; çevirmeninin belirttiği üzere Saramago cümleleri sonlandırmadan, diyalogları virgülle ayırarak yazdığı için, çeviride buna sadık kalınmış. Dolayısıyla bunu kim söyledi karmaşası yaşıyorsunuz bazen. Pozitif ve negatif kısımlarını karşılaştırdığımda okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.