Ne söylenebilir ki, sanki idam cezasına çarptırılan sizmişsiniz de okuduğunuz an boyunca soğuk terler döken sizsiniz.
Evet;, böyle anlattı Hugo, suçu ne olursa olsun idamlık birinin yaşadıklarını. Anlatmadı da yaşattı sanki. Kapağı kapatınca sol taraftaki sıkıntı için bir şey yapamama çaresizliğine kaptırdı okuyucusunu.
Zannediyoruz ki, biri idam edilince sadece o kişinin canı alınır. Ya arka planda canlarını verenler?
Bir annesi, bir karısı ve bir kızı olan idam mahkumunun idam edilmesiyle ardında evladı elinden alınan bir anne, dul bir eş ve öksüz bir çocuk kalır. Anlayacağınız; elde var 4 ceset!
Tamam, idam isteyelim eyvallah. Ama hukuk ve sosyal düzen oturtulmadan uygulanan idam cezaları sadece ama sadece insanlığa zarar verir. Peki sorarım, asıl herşey insanlık değil midir?
SAYGILARIMLA!