Gönderi

144 syf.
2/10 puan verdi
Herkes bu kitabı o kadar sevmiş ki kendimde bir tuhaflık olduğunu düşünmeme sebep oldu. Belki ilk hikayeleri ölüm temalı olduğu için belki kitap karamsar olduğu için okurken daraldım, yeni hikayeye geçmek istemedim. Kitap hikayelerden oluşuyor çoğu fazla uzun değil birkaç çevirişte bitiyor ama bilmiyorum, benim için olmadı bu kitap. Aslında kitaptan bu kadar daralmış olmam yazarın ölümü betimlemekte ne kadar yetenekli olduğunun bir kanıtıdır.
Mavi Köpeğin Gözleri
Mavi Köpeğin GözleriGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20181,939 okunma
·
133 views
Resul Bulama okurunun profil resmi
Ben de yarın başlayacağım bu kitaba, merak ettim, kim haklı diye...
Büşra T. okurunun profil resmi
Umarım beğenirsiniz✨
Şerife Karakaya okurunun profil resmi
Ben her hikayeyi ayrı ayrı sevmiştim oysa. :) Tabii her okuyucudan aynı beğeniyi bekleyemeyiz. Herbirimiz farklı düşüncelere ve zevklere sahibiz. Yazarın daha önce kitabını okudunuz mu? :)
Büşra T. okurunun profil resmi
Okuduğum ilk kitabıydı, öneriniz var mı diğer kitaplarından?
5 next answer
Emel okurunun profil resmi
Kitabın ödüllü olması, okur için bir ölçüt değildir. Daralmış olmanız da betimlemelerin güçlü olduğunu göstermez bence. Kendinize haksızlık etmeyin. Okur, her zaman en iyi çıtadır bir kitabı veya yazarı ölçmekte. Esere değerini veren de zaten olumlu ve olumsuz eleştiridir. Surada yazdiklarınız bu kitaba kattığınız bir değerdir.
Aydın Beyhan okurunun profil resmi
Bu kitap ödüllü değil! Ayrıca tarzı ve içerigi itibariyle edebiyat tarihinde önemli bir yer edinen bu öykü kitabına puan vermeden geçmeniz daha iyi olurdu. Evet insan sıkılıyor bazen ve ne okuduğunu anlamayabilir ama sakin bir kafa yapısıyla farklı bir tadının olduğunu görürsünüz.
Bu yorum görüntülenemiyor
Cihan Yılmaz okurunun profil resmi
Kitabı bitirdim ama böyle düşünen tek olmadığım için sevindim!!
Kaan okurunun profil resmi
Kitabın ilk hikayesini bitirdim. İlk hikaye sonucunda yazarın ölümü çok iyi anlattığını söyleyebilirim. Bunu hafiften gerçeküstü öğelerle ele almış gözüküyor. Finalinde ise mesajı gayet iyi bir şekilde veriyor şu satırlarlà: "Ama ölümü öylesine kabullenmişti ki hayatta olsa bile teslimiyetten ölecekti." Üzerine düşünülmesi gerekilen bir hikaye. Okuduğunuz kitaplara istediğiniz puanı verebilirsiniz, bu tamamiyle sizin inisyatifinizde olan bir durumdur. Bununla birlikte yazınızın sonundaki şu cümlelerinizin puanınıza bir tezat oluşturduğunu da belirtmeliyim: "Aslında kitaptan bu kadar daralmış olmam yazarın ölümü betimlemekte ne kadar yetenekli olduğunun bir kanıtıdır." Öte yandan ben edebiyat alanında yakın zamana kadar daha çok roman okuyan biriydim. Ara ara okuduğum hikaye kitaplarından da zevk almazdim. Daha sonraları bilhassa Gogol ile birlikte ısınıp zevk almaya başladığım hikaye türünden daha önce neden zevk almadığımı düşününce bulduğum cevap şuydu: Olayların ve kişilerin yavaş yavaş anlatıldıği ve bunların geniş bir alana yayılma imkanının olduğu, temponun yavaştan arttığı klasik manadaki roman örgüsüne alışınca insan, kısa bir alanda çok işin yapılmasınin gerektiği hikaye türünde aradığını bulamiyor. Daha doğrusu aliskanliktan dolayi yanlış şey ariyor. Hikayeler ayrıca hayatın önemsiz bir kesitini de anlatabilirler ve bunu okuyunca insan "Bu neydi ki şimdi" tepkisi de verebilir. Çünkü zihninin arka planında alıştığı roman türünün beklentileri bulunur. Klasik soru ile yorumumu noktalayayim: hikaye yazmak mi daha zordur roman yazmak mi? :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.