Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"Uyduruk" veya "yaşayan" Türkçe!..
- 20 sene önce, "uyduruk Türkçe" yanlısı uyduruk adamlara mukabil, "Yaşayan Türkçe" tekerlemecisi uyduruk adamlar için, "Türkçe mesele konuşarak yaşar!" demiştim. Yoksa basit hayvanî ve nebatî ihtiyaçlar çerçevesinde konuşacaksan, öyle desen ne olur, böyle desen ne olur. Keyfiyet bu olduktan sonra, lûgat hafızı olmanın sana ne yararı var? Bunu, Arapça veya İngilizce farketmez, başka lisân öğrenenlere de şöyle tatbik edebiliriz: İlim, fikir, şu, bu, anlamıyorsun; Türkçe bilmenin sana ne faydası var ki, yabancı dil bilmenin bir faydası olsun... İşin, mevzumuzla alâkalı püf noktası: Lâtince, kendisinden kopma hâlindeki İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Almanca gibi dillere kök oluyor. Neticede kökten dallara, dallardan dallara hesabı, ilimleri lisân bünyesine göre otomatik olarak sistematize eden bir dil, bünye oluşuyor. Bugün biyolojide de Lâtince kökenli veri isimlendirmelerinin sebebi de bu. bizde "mânâ dili kurmak", "teorik dil alanı oluşturmak" vesaire gibi bu hususta müstakil eser vurgusu dışında, bütün eserlerimizin toplamını bunlara dair, "muhatap anlayış" a dair diye senelerce işaretledik, işledik... İşte, bu yerine göre anlamı değişen "anadili, baba dili" meselesinin ışığı altında, Büyük Doğu-İBDA baba dilini "aşılayan" diye kavramak ve aşılanma liyakatini meseleler içinde göstermek; bu şekilde, hem mevzu ve hem dil zarureti hâlinde bir tecrid gereği, bugün doğru olmasa da "Osmanlıca" dedikleri lügatin kelime ve iştikaklarından istifadeye yol açmak. Onun kökü hâlinde de, "Türkçe çarşafına silkelenmiş Arabça ve Farsça kelimeler"in izinden, Arabça ve Farsçaya sarkmak. Dikkat: Kaba saba, ezbere, hazırlop bir kelime alışından değil, Türkçe konuşurken, en azından o mânâları ve klişeleri bünyeleştirmekten bahsediyorum, Türkçeyi zenginleştirmekten bahsediyorum. Bugünkü avamın "amî" Arabçasından değil, edebiyat ve ilim, Lâtince misâli kök edinilmesi gereken veçhesinden bahsediyorum. Dünyanın en eski ve en zengin, İngilizceye 50.000 kelime vermiş bir lisandan. Mevzumuz biyoloji ya: bir hurmanın çekirdekten en ergin hâline gelinceye kadarki safhalarını 60 kelimeyle gösteren bir lisân. Bir kuşun 30 çeşit sıfatını sayabilen bir lisân.. Bunun dışında, her türlü dilden, kendine hançeremize nisbetle adapte edebileceğimiz, ilmî ve teknik mefhumlar sırasında, elbet de biyoloji; bu iş, değindiğim işle içiçe...
Sayfa 96 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
··
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.