Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

159 syf.
8/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Tekerrür
Dostoyevski okurken olağan gerçekliğin acımasızca ortalarda kol gezmesi halini kabulleniyor insan. Yorumun devamı sürprizbozan içerecek. Aldatılan bir adamın, eşinden alamadığı intikamı bir başkasından olan kızından ve kızın babası olan dostundan çıkartmasını anlatan bu kurgu temelde pişmanlıklar ve görmezden geldiklerimiz üzerine yazılmış gibiydi. İnsan yaşamı sırasınca birçok şeyi fark edemeyebilir elbette. Lakin aynı şekilde gözünü kapatmayı tercih ettiği durumlar da yadsınamayacak kadar çoktur. Aldatma ve aldatılma konusu da şüphesiz bunlar arasında yer alır. Kişi bunu ne kendisine ne de karşısındakine yediremediği için yok sayar ve devam eder. Pavel Pavloviç'in durumu buydu; sadece insanın kendi kızına bunca acımasız şekilde yaklaşmasını kabullenemedim. Öyle ya da böyle sen bu kızı çok seviyordun be adam. Hatta Liza'nın annesinden çok babasına sevgi beslediğini de okuyoruz kitapta. Kitap boyu oturtamadığımı hissettiğim yegane durum buydu. Buna dair alternatif bir fikir içimi soğutuyor sadece. Baştan beri onun kendi çocuğu olmadığını içten içe biliyor fakat kanıt olmadığı için bu durumu yok sayıyordu. Tıpkı aldatılmayı dışladığı gibi bunu da ötelemişti. Keza sonrasında Nadya'ya aşık olması ve olur olmaz bir pozisyona düşmesi beni cidden çileden çıkartmıştı. Aleksey İvanoviç'e gelirsek en büyük pişmanlığı Liza'yla bir ömür geçirememesi oldu şüphesiz. Dostoyevski'nin kendine has ilahi adalet anlayışı her karakter için kendini tekrar etti diyebiliriz. Pavel Pavloviç'e nazaran daha net çizilmiş bir karakterdi. Kararlarının rotasını sezmek güç değildi. Kendi içinde düştüğü sorgulamalar ve gerçeklerin peşindeki yolunu gözlemek güzel bir deneyimdi. Zihnimde birçok soru işareti doğurdu.
Ebedi Koca
Ebedi KocaFyodor Dostoyevski · Varlık Yayınları · 19962,901 okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.