YAŞADIĞIN HER YER EVİNDİR , DÜN DÜNDÜR BUGÜN BUGÜNDÜR..
"Ben yaşamıyor gibi yaşamıyor gibi yaşıyorum"
Sezai Karakoç
Bazen hayat sadece beklemektir. Bir şekilde yaşamaya devam edersiniz , bir diri gibi veya bir ölü gibi. Ölü gibi nasıl yaşanır ? Mecbur kalınca bal gibi yaşanır.
Dostoyevski bu kitabında , otobiyografik diyebileceğimiz kendi sürgün cezası yıllarını anlatmaktadır. Kısıtlı
İnsanın inceleme yazısı da karşı karşıya otururken muhabbet ettiği dil ile alakalı mı olur :) Elinize sağlık beyefendi evler önemli, çünkü kendimizi hapsedecek daha alımlı mekanlara sahip değiliz...
Acı gülümseme (:) çift taraflı. Evler böyle işte , acılı hüzünlü oluyor da haberimiz bile olmuyor her zaman malesef.. Her şeye rağmen bir ayakta kalma meselesi , iyimserlik olsun diye demiyorum gerçekçiyim tabi , derdin yeri büyük hayatta..
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.