Kendisinden önceki iki kitapda savaş sonra uyum sorunlarından bahsedilmiştir. Ancak bu kitapda daha çok somutlaştırılmış. Erkek karakterimiz savaşta esir düştüğü sırada yapılan işkenceler sonucunda bir gözünü ve iki parmağını kaybetmiştir. Suratının belli bir bölümünde de kesik izleri vardır. Karakterimiz fiziki görünümü yüzünden kendisini toplumdan uzaklaştırmış ve tek bir uşakla birlikte İskoçyadaki kalesine kapanmış bir doğa gözlemcidir. Kadın karakterimiz ise çok güçlü bir dükün bilmem kaçıncı metresidir. Toplum tarafından dışlanan bu kadın artık bu duruma daha fazla katlanamaz ve iki çocuğunu da alarak yeni bir arkadaşın tavsiyesiyle İskoçyadaki kaleye kahya kadın olarak gider. Bu durum erkek karakterimizin başta hiç hoşuna gitmez ancak yavaş yavaş bu duruma alışmaya başlar.