Gönderi

Koca Taras, iki oğlunu, genç yiğitler arasında ön sıralarda gördükçe koltukları kabarıyordu. Ostap askerlik için biçilmiş kaftandı sanki; öğrenmediği hüner, beceremediği iş yok gibiydi. Hiçbir şaşkınlığa kapılmıyor, her güçlüğün altından büyük bir soğukkanlılıkla kalkıyordu. Tehlikenin biçimini, büyüklüğünü anında değerlendirmesi, zor durumdan sıyrılmanın bir yolunu bulup düşmanını tepelemek için geri dönmek üzere oradan hızla uzaklaşması yirmi iki yaşındaki toy bir genç için küçümsenmeyecek bir beceriydi. Şimdiden davranışlarında kendine güvenen, ne yaptığını bilen bir önderin kararlılığı vardı. Yiğitliği, gözü pekliği yanında aslan gibi güçlü kuvvetli oluşu babasını hayran bırakmaktaydı. - Oo! Bu oğlan büyük bir komutan olacak. Hem öyle büyük bir komutan olacak ki, yanında babası hiç kalır!
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.