Gönderi

330 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bir çırpıda okuduğum ve Tolstoy kitaplarını andıracak ustalıkla kurulmuş bir Livaneli kitabıydı Kardeşimin Hikayesi. Roman boyunca merak yakanızı bırakmıyor ve okuduğunuz birbirinden şahane cümleleri kaybetmemek için kalemi elden düşüremiyorsunuz. Kitapta hikâye içinde hikâye var. Her şey, bir resim sergisinde işlenen bir cinayetle başlıyor. Cinayeti incelemek üzere kasabaya gazeteci bir kız geliyor ve emekli inşaat mühendisi Ahmet Arslan ile tanışıyor. Daha fazla ayrıntı vermek istemiyorum çünkü kuracağım her cümle kitaptaki şifreleri çözmenize, merak duygunuzun sönmesine neden olabilir. Kitap boyunca merakla sayfaları çeviriyorsunuz ve her çevirdiğinizde farklı bir bilgi ile karşılaşıyorsunuz. Pek çok yeni bilgi ediniyorsunuz kitaptan. Çünkü kitabı yazan alabildiğine bilgili, kültürlü, donanımlı. Kitabın sonlarına doğru yaklaştığınızda merakınız gitgide artıyor ve “Nasıl yaa?” cümlesini/sorusunu sık sık tekrarlıyorsunuz kendi kendinize. Olaylar saçma yerlere bağlandığı için değil bilakis hiç beklemediğiniz sonuçlara bağlandığı ve gerçekler yüzünüze bir tokat indirirmişcesine açığa çıkarak size pek çok ters köşe yaptığı için şaşırıyorsunuz. Ve tabii ki Livaneli’nin dili ve üslubu… Kitabın bu kadar büyüleyici bir etki yaratıp okuru içine çekmesi şüphesiz yazarın Türkçeyi muntazam kullanışından ileri geliyor. Yine sizlere şiddetle, şiddetle ve şiddetle okumanızı önerebileceğim bir kitap. Monoton, basmakalıp kitaplardan sıkıldıysanız ve kaliteli bir roman okumak istiyorsanız Kardeşimin Hikayesi bu beklentinizi karşılayacaktır.
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019106,3bin okunma
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.