Gönderi

‘’ Mehmet Sadık Aran'ın bizim Edebiyat Fakültesi'nde öğreneceği pek bir şey yoktu. Fuzuli'yi zaten ezbere biliyordu. Farsçayı da iyi bildiği için bütün Divan Edebiyatımız ve İran Edebiyatı ona açıktı ve nihayet o da bir ülkü ve mücadele adamı olduğundan Azerbaycan'ın kurtuluş davası için çalışmaya mecburdu. Bu sebeple fakülteyi bıraktı. İstanbul'daki Azeriler'den bir kısmının başına geçerek dergi çıkarmak, konferans vermek, propaganda yapmak suretiyle Azerbaycan davası yolunda çalıştı. Ülküsünü savunmak için nerde imkan bulursa oraya koşuyordu. Bu yüzden, bir aralık Finlandiya'ya giderek orada Türkçe bir gazete bile çıkardı.’’
·
3 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.