"Ayran ekşimişti. Serinlikten çok, acı bir tat bırakmıştı ağzında. Beklediği gibi olmamıştı bu sefer. Bu sefer... Nasıl olurdu? Aynı köylünün, köylüsünün getirdiği keçi sütündendi. Değişiklik keçide miydi yoksa köylüde mi? Sütte miydi yoksa ayranda mı? Yoksa? Evet ağzının tadı kaçmış artık. Ne dizlerinde derman, ne de yüreğinde heyecan kalmıştı. Sıradanlaşan radyo haberleri gibi yavanlaşıyordu hayat. Yitiyor muydu umudu? Hayır! Bir bekleyişi kalmıştı, ama..."