Kalabalıklar içinde zehirleniyoruz. Samimiyetsiz, iki yüzlü insanların kirli düşünceleri arasında soluksuz kalıyoruz. Dikenli tellerle sarılmışlar, dokundukça canımızı acıtıyorlar. Ve her dokunuşla bir parçamızı söküp alıyorlar. Kaçıyor ve kalemize, yalnızlığımıza sığınıyoruz..
(Alıntı)