Peruklu cinayetler
Mehmet murat somer
Eczacılık yapan bir adamın cinayetiyle başlıyor kitap ve onu, benzer şekilde işlenen cinayetler takip ediyor. Kurgu, olay örgüsü, cinayetlerin birbiri ile bağlantısı çok güzel aktarılmış. Çok keyifle ve heyecanla okutuyor kendini.aslında çok çabuk okunan nitelikte fakat ben baş karakterin maceralarını zamana yayarak tüketiyorum.Hop-Çiki-Yaya'lar sadece olay örgüsü, temposu, vb. için okunmuyor. Yaratılan atmosfer, diyaloglar, ilginç pek çok detay size keyifli anlar yaşatıyor ve yer yer öğretici boyutlara ulaşıyor.baş karakterin çevresinde niye olaylar oluyor, niye cinayetler dönüp dolaşıp onu buluyor gibi noktalara takılmadığınız sürece eğlenceli, hızlı okunan, kurgusunda takılacak bir eksiklik pek bulunmayan en azından benim farketmediğim keyifli zaman geçirecek nitelikte bir kitap peruklu cinayetler.
Hem gece klübü sahibi, hem bilgisayar canavarı, Audrey Hepburn takıntılı yakışıklı bir travestinin başrolünde olduğu Hop-Çiki-Yaya'lar serisinin son kitabı olan peruklu cinayetleri kafa dağıtmaya,gülümseye sebep olmasına ve gizem öğesini sonuna kadar korumasından ötürü tavsiye ederim.
Polisiye roman okumamış olanlar bu seri ile başlayabilir.
Edebiyat dalının en kolay görünen fakat kurgu ve takip açısından zor olan bu dalı çoğu yazar maalesef eline yüzüne bulaştırır. Benim peruklu cinayetleri okumaktaki amacım itiraf ediyorum tamamen kafa dağıtmaktı.iyi de yapmışım çünkü mehmet murat somer çok çok iyi bir iş kotarmış. Kitapta polis sevicilik yok,dedeklifcilik oynamak hiç yok
Bohem,burjuva bir tat ve üst perdeden ironik yer yer göndermeli klasikten uzak yer altı ,modern bir çizgi var.
Kitaptan bir alıntı okuyacak olana fikir verebilir
"Samsun gariptir. Yukarıdan aşağıya Türkiyeyi ortadan kesecek bir çizgi çizseniz tam üstüne denk gelir ama uzaktır her yere..her yere uzaktır..
Keyifli okumalar
Gürbüz DENİZ