Gönderi

Bir başka ilginç örneği “Ögedey Kağan” anlatısında görüyoruz: Ögedey Kağan bir hastalığa yakalanmış, konuşma yeteneğini de kaybetmiş ve umarsız bir duruma düşmüştür. Şamanların kehâneti, Kağan’ın Çin halkına yönelik yağmalamalardan dolayı yine Çin halkının toprak ve su efendilerinin kötü davranışına uğradığıdır. Ögedey’in hastalığı doğal olmayan, ilahların neden olduğu bir hastalıktır. İlaçla iyileşmesi mümkün olmayan bu hastalık karşısında tek yol Çin halkının toprak ve su efendilerini sakinleştirecek bir yöntem bulunmasıdır. Bu yöntem: Şamanların hazırladığı bir zehri erkek kardeş Tulay’ın içmesi olmuştur. Bir kurban verme pratiği olan bu olayda, olup bitene Tulay açısından baktığımızda aynı zamanda bir intihar pratiği karşısında olduğumuzu da görüyoruz. Daha çarpıcı örnekse İbn el-Esir’in bir Gürcüden dinledikleri: Esir alınan bir Tatar kendini atının sırtından yere atar ve ölünceye kadar kafasını taşlara vurur. Cengiz Han’ın generali Belgütey Noyan, Tatar esirin düşünme yöntemini açıklıyor: “Eğer hayattayken, insan düşmanının sadağını almasına izin verirse, yaşamın ne anlamı kalır?”
·
15 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.