* Şeytan kendisini güzel söz söyliyen, gönlü uyanık, teiniz giyinmiş bir delikanlı kılığına soktu, Dahhâk’in yanına geldi. Onu birçok övdükten
sonra:
"Ben, meşhur ve temiz bir ahçıyım. Eğer
padişah beni kendisine lâyık görürse...” dedi.
' Dahhâk bu sözü işittiği zaman, onu ahçılığa
tâyin etti ve yemek pişirmesi için bir yer ayırdı. Elinde salâhiyet olan vezir, mutfağın anahtarını ona teslim etti.
O zaman yiyecek çok değildi.Hayvan eti azdı.
‘ Yalnız yerden biten yeşillikleri yerlerdi ve yerden biten her şeyi de yemezlerdi.
O, pis yaratılışlı şeytan düşündü ve hayvanları öldürmeği tasarladı.Her türlü kuşları ve dört ayaklı hayvanlan öldürdü. Onların etlerinden türlü türlü yemekler yaptı. Birer birer padişahın sofrasına koydu.
‘ Onu cesur yapmak için, aslan gibi, kanla besledi.