Ben: Tıkanıklık olduğu belli. Arıtıcıyı parçalayıp iç boruları kontrol etmeme ne dersiniz?
NASA: (Beş saatlik bir toplantının ardından) Hayır, bir şeylerin içine eder, ölürsün.
Ben de arıtıcıyı parçalarına ayırdım.
...
NASA’ya ne yaptığımı söyledim. (Özetle) konuşmamız şöyleydi:
Ben: Su arıtıcıyı parçaladım, sorunu buldum ve düzelttim.
NASA: İt herif.