Gönderi

Yaşlı Bruegel'in "Ikaros'un Düşüşü" Üzerine
Kanatlarındaki balmumu eridikten sonra Ikaros uzunca bir süre düştü, öyle uzun zaman düştü ki, deniz onun yuttuğunda güneş ufukta batıyordu. Kimse asla bilmeyecek niye o kadar yavaş düştü Ikaros. Tanrılar, onun inişini yavaşlatırken, cezasını uzatmak ya da tam tersine ona, ölüme alışmak için zaman vermek istemiş olabilirler miydi? Sır devam ediyor. Bilinen şu: Kahraman, yeşil suya daldığında yakınları çoktan unutmuştu onu. Hiç kimse boğulduğunun farkına varmadı. Birkaç mil ötede bordası yüksek bir gemi yelkenlerini açmış, demir alıyordu; hemen yakınında sert toprak üzerinde akşam olmadan en son sabah İzlerini sürüyordu bir çiftçi. Daha aşağıda bir tepenin sağrısında bir çoban gökyüzünü gözetliyordu ve sürüsünün yanına dönmeye hazırdı. Daha da aşağıda bir balıkçı oltasını son kez atıyordu. Hayat, görünüşe göre Ikaros olmadan da düzenli bir biçimde sürüyordu. Ama denizci ya da çoban, çiftçi veya balıkçı olsun, insan bu sırada, ne zamandır gerçekliğinin kendine doğru uçtuğu harika bir düşü kaçırdığını bilmiyordu.
·
21 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.