Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kerbela...
ALVARLI EFE HAZRETLERİ'NİN DİLİNDEN KERBELÂ'YA DÖKÜLEN İNCİLER Bu acı asırlarca bütün müslümanların ortak acısı oldu. Gâh ders çıkararak gâh şuursuzca mâtemler kuruldu. Kerbelâ vakâsı kiminin elinde zincir oldu sırta vuruldu, kiminin elinde kalem oldu gönülden çekilen kan mürekkebiyle eserler yazıldı. Özellikle Türkler arasında Resûlullâh’ın sevgili torunu sıfatıyla sevilip sayılan Hz. Hüseyin, onun ve mübarek dedesinin (s.a.v.) şefaatine erişebilmek için şairlerin ilticâ-gâhı oldu. Bu ilticâ kapısına sığınanlardan biri de Hâce Muhammed Lutfî Efendi nâm-ı diger Alvarlı Efe Hazretleri’dir. Eseri Hulâsatü’l-Hakâyık’da 17 Muharremiyye ile Kerbelâ vakâsını işleyen Alvarlı Efe Hazretleri, bir Sünnî ve Nakşibendî şeyhi olması hasebiyle her şeyden evvel, bu acının mezheplere sığmayacağını mutlak surette ortaya koymuştur. Dîvânında 93, 94, 97, 106, 117, 178, 230, 234, 321,379, 380, 412, 421, 436, 518, 677 numaralı şiirler ve mersiyeler başlığı altında toplanan şiirler içerisinde bulunan (s.630) Muharremiyye ile birlikte toplam 17 şiirde Kerbelâ acısını hissederek işleyen Alvarlı Efe Hazretleri, her bir mısrâsında o anı yaşıyormuş gibi feverân etmektedir. Şiirler hem hece hem de arûz vezni ile söylenmiştir. Söylenmiştir diyoruz, çünkü Efe Hazretleri’nin çoğu şiiri ilâhî bir neşve sonucu dilinden dökülmüş ve müridleri tarafından kaleme alınmıştır. Bütün bir Kerbelâ vakâsına dair bilgileri parça parça şiirlerde bulmak mümkündür. Hz. Hüseyin’in Kûfelilerin talebi üzerine yola çıkması, Kûfelilerin Hz. Hüseyin’i yarı yolda bırakması ve Hz. Hüseyin’in geri dönmek isteyişi, Kerbelâ vâdisinde Fırat Nehri’nin yanıbaşında suya hasret kalışları ve aşurâ günü yaşananları Alvarlı Efe’nin muharremiyyelerinde görmek mümkündür. Efe Hazretleri bir muharremiyyesinin başında, Kerbelâ hakkında eser ortaya koyan Fuzûlî’nin “Hadîkatü’s-Süedâ”sını methetmektedir. Kerbelâ’dan bahseden binlerce eser olmasına rağmen Fuzûlî’nin her kelimesi ateş saçan, misk kokusu dağıtan eserinin bunlar içerisinde başı çektiği âşikârdır. Alvarlı Efe’nin muharremiyyelerini okurken Fuzûlî tesîrini görmek mümkündür: Mâcerâ-yı Kerbelâ’ dan bahseden binlerce var Böyle âteş-bâr derûn etmiş Fuzûlî âşikâr Öyle bir şöhret-şiâr âteş-feşân mersiyye-gû Hadîka’sında nümâyân her sözü bir müşg -bâr (4) Dîvânda yer alan muharremiyyeler içerisinde özellikle 94 numaralı şiir (s. 162-163) üslubu açısından ilginçtir. Sekizli hece vezniyle yazılmış 19 dörtlükten oluşan bu şiirde yaşananlar Hz. Hüseyin’in ağzından anlatılmaktadır. Kendisini imâmete çağırıp ondan yüz çeviren Kûfelilere karşı Hz. Hüseyin, Alvarlı Efe’nin kaleminden şöyle sitem etmektedir: Ravzadan beni ayırdız Zâlim Yezîd’e duyurduz Kerbelâ’da iş kayırdız Bugün mâh-ı Muharrem’dir Ey Kûfî’ler ey bî -vefâ Şâmî’lerde çokdur cefâ Yezîd’e verdiniz şifâ Bugün mâh-ı Muharrem’dir Da‘vet etdiz hilâfete Teklif etdiz şerîate Yol gösterdiz şehâdete Bugün mâh-ı Muharrem’dir academia.edu/35840292/EFE_HA... (4) Hulâsatü’l-Hakâyık, 234. şiir, s. 249. (5) Hulâsatü’l-Hakâyık, 94. şiir, s.162.
··
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.