Gönderi

Beni en çok korkutan onun tam bir yalnızlık içinde olmasıydı, bu zihni açık ve ufku geniş adamın hiç dostu yoktu. Tek sosyal çevresi ve avuntusu öğrencileriydi. Üniversitedeki meslektaşlarıyla nezaket kurallarının gerektirdiğinin ötesinde hiçbir ilişkisi yoktu, hiçbir topluluğa katılmıyordu, çoğunlukla yirmi adım ötede olan üniversiteye gitmenin dışında evden günlerce çıkmıyordu. İnsanlara da, yazıya da güvenmiyordu, her şeyi sessizce içine gömüyordü. Öğrencilerinin arasındaki konuşmalarının taşkınlığını, abartılı heyecanını şimdi anlıyordum: İçinde günlerce birikmiş olan paylaşma ihtiyacı patlıyordu, sessizce içinde taşımış olduğu tüm düşünceler, günlerce ahırda kapalı kalmış bir atın bir anda boşanması gibi köpürerek içinden fışkırıp sözcüklerin sürek avına katılıyordu.
Sayfa 199Kitabı okudu
··
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.