Atatürk hatasız bir insan değildi. Onu büyük yapan, gördüğü hatalarından derhal geri dönmeyi, hatalı uygulamalardan hemen vazgeçmeyi kabul etmesi olmuştur. Yanılmaz fikirlere, mutlak uyulması gereken kitaplara inancı yoktu. Her ne nedenle olursa olsun yanılmazlık iddia edenlerin yalancılar ve şarlatanlar olduklarını iyi biliyordu. Ulusunun her bireyinin her düşünceyi tartarak, inceleyerek, sınayacak tartışmasını, her bireyin kendi özgün düşünceleri olmasını istiyordu. Demokrasinin kullar arasında değil, düşünen, bilgili insanlar arasında bir anlamı olduğunu dünyada en iyi kavramış liderdi. Yaptığı her şey ulusunu özgür kılmak içindi.