Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

488 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
& Kitap Yorumu Merhabalar efendim. Çıtı pıtı kızları minnoş Sagirah'lara, erkekleri çetin ceviz Esir Yürek'lere çeviren bu eseri okudum ve siz değerli cicolarıma yorumlamaya geldim. Yorumlamadan önce şunu demek isterim ki... Ben yandım gacılar! Siz de yanın. Çünkü ateş sizi, bu hikayeye çağırıyor! Ne heyecan yaptırdın kız gacı. Hele sen bir konusundan bahset, dediğinizi duyar gibiyim. O halde anlatıyorum, öhöm. Ayrin, ele avuca sığmayan diğer leydilere nazaran çok çirkef bir karakter. Babası, abileri Will ile Derek ve dadısı Cecil ile beraber yaşar. Fahid ise daha çok ben kalıbım kadar adamım havasında. Bacak kadar küçücük masum bir çocukken namussız korsanlar tarafından kaçırılır. Yanlarında köle olarak tutulur. Orada öyle işkencelere maruz kalır, öyle çirkef şeyler yaşar ki... Yaşadığı hayatın zorlukları sebebiyle minnoş yüreciği kömüre, bedeni de katılaşmış Adonis heykeline dönen Fahid, en son satılan ailenin minnoş kızı Ayrin ile karşılaşınca içindeki taştan yüreğinde kıpırtılar oluşuyor. Unuttuğu insanlık duyguları, küçücük bir kız çocuğunun dokunduğu şefkatli ellerinde buluyor. Yalnız burada dikkat çekmek isterim ki, Fahid bir köle ama daha çok koruma gibi tutuluyor. Çünkü her baba gibi Norman da çocuklarının başına bir bela gelmesini istemiyor. Ama bir sorunu var. Kendisi İngiltere danışmanı ve İngiltere'nin almak istediği Mısır topraklarında oturuyor. Yani ister istemez belayı kendisine çekmiş bulunmuyor değildi. Özellikle Mısır'da İngiltere casusu gibi bir danışman olarak görev alması, onun ve ailesinin hayatını bin kat daha zorlaştırıyor. Nitekim babasının çirkef belasını, zavallı kızı Ayrin çekmek durumda kaldı. Ayrin, Araplar tarafından kaçırıldı. Tıpkı Fahid gibi Ayrin de köle olarak tutuluyor ve kıçı tahtadan kırık Paşa'ya cariye olarak götürülüyor. Fahid ise canla başla bulmaya çabalıyor. Yıllar sonra bulduğunda Paşa'nın çirkef tavrına, Ayrin'in yıllar içinde edindiği umutsuzluğuna ve kamçılarına () katlanarak kızı kaçırıyor. Sonrasında onu ailesine teslim ediyor ve kızın babası tarafından kölelikten azat ediliyor. Ayrin'in ailesinden bile görmediği bu iyilik, Fahid ile bulduğunda aralarındaki bağ daha da güçlenecekti. Ayrin'in bundan sonra İngiltere'nin topraklarında daha rahat yaşayacağını düşünmüştüm. Ancak Fahid, Ayrin'in hayatına bir başka şekilde girecektir ve kızı hiç olmadığını kadar derinden etkileyecektir. Fahid, kesinlikle okuduğum kitaplar arasında en çok sevdiğim taş fırın erkeği olarak hayatıma ve gönlüme girmiş bulunmaktadır. Çünkü onun koşulsuz bir şekilde yardıma koşarkenki cesareti, yiğitliği, esirlenmiş kalbinden kopan cümleleri ve kıza karşı yapmış bulunduğu centilmence davranışları sebebiyle en best beyim olarak listeme yerleşti. Bu arada neden inkar ettiğini anlamıyorum. Gayet de centilmensiniz Fahid Bey. Ayıp. Cabir kesinlikle sevdiğim ikinci karakter oldu. Özellikle Fahid'in annesi gibi davrandığı sahnelerde kopma krizlerine girdim. 🤣🤣 Kesinlikle onun hayatında yer edindiği süre boyunca Fahid'in hem annesi 🤣 hem de babası olmuş durumdadır. Dante ve Sean ise Fahid'e eşlik eden en centilmen beylerdi. Sean'i çok sevecen ama Dante'yi çok huysuz buldum. Onun da hikayesini okuduğumda neden huysuz olduğunu öğrenmiş bulurum. Bekle beni Dante. Aslında duyguları yönünden tatmin edici bir hikaye olsa da cümlelerin kopuşlarından etkilenmedim değil. Birbirinden alakasız birkaç olayın yaşanması ve birkaç tane mantık hatasının oluşması da hikayede bulunan dezavantajlarından biriydi. Eğer bu dezavantajları kafanızdan sökerek atıp sadece Fahid ile Ayrin'in karakterlerine, duygularına, odaklanırsanız oldukça iyi bir verim alabilirsiniz. Ne zaman Fahid ile Ayrin'i okusam kafamda böyle komik bir düşünce belirirdi: "Bunların Türk versiyonu olsa isimleri Fatih ile Aylin mi olurdu? Yoksa Falçata ile Ayran mı olsa? Bence çohoş olurdu."
Esir Yürek
Esir YürekJennifer Royce · Mortena Yayınları · 2016123 okunma
·
72 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.