Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kalbimin özünden habire sıcak bir şeyler. Ama kelimesiz. Ama harfsiz. Yani tarifsiz bir akım gibi bir şeyler. Gece yok. Bıyığıma kırağılar bırakan, burnumu, kulaklarımı biber gibi yakan ayaz yok. Ayaklarımın altında kütürdeyen soğuk beyazlık yok. Delik botlarımın içinde vıcık vıcık ayaklarım da. Kuyrukları apış aralarında, birbirlerine sokula sokula yanımdan geçip giden üşümüş köpekler de. Bütün dalları ağarmış çıplak ağaçlar da. Sızlayan kemiklerime rağmen içime canlılık veren buz gibi temiz hava da. Altında yürüdüğüm ipil ipil sokak lambaları da. İyice yakına inmiş yıldızlı, geniş bir gökten yağan arındırıcı sessizliği duymaya bile vakit yok. Kendi kendime iyi ki taksi param çıkışmamış demeye bile. Yalnız onlar var. O sıcak şeyler: Bana ey şahdamarımdan yakın olan! Gerçi zihnime doluşan hatıralar, düşünceler beni boğacak kadar: Ele avuca sığmaz bir mizacın çılgınlıkları uğruna, küçük, kavruk aydınların, sanatçıların yalnızca birer bataklığa dönüştürdüğü ortamlarda tüketilmiş yarım yüzyıl. Sorumluluklarından kaçılarak, günübirlik, çokluk nerede akşam orada sabah yaşanmış bir hayat. İz bırakmadan savrulup gitmiş, acınası bir geçmiş. Sonunda elde kalanlar yalnız yenilgiler ve yalnız kayıplar. Ama bu düşünceler zihnime üşüştükçe derinlerimden geçen akıntılar daha hızlı: Bana ey şahdamarımdan yakın olan! Bana ey… Göğsüme gittikçe yayılan ferahlık. Kalbim nasıl aydınlık, nasıl aydınlık! Rabbim, ben günahkâr kulunun dileğidir. Bu aydınlık bana, yalnız bana kalsın. Lütfen onu gözbebeğim gibi kıskanayım. Onu saklamak için hayatımın bütün deliliklerini, paha biçilmez hazineleri gizleyen eski püskü örtüler gibi kullanayım. Artık her şey bana vız gelir. Gecenin sonuna kadar yürüyebilirim. Çocuklar gibi karların içinde yuvarlanabilirim. Kollarımı açıp şıkır şıkır oynayabilirim. Var gücümle naralar atabilirim. Hüngür hüngür ağlayabilirim. Bir daha ağzımı açmamak üzere susabilirim. Susabilirim.
Sayfa 208
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.