Gönderi

Önsöz
Marcel Proust, aslında ömrü boyunca Kayıp Zamanın İzinde'yi yazdı. Lisede yazdığı ilk kompozisyonlardan, gençliğinde yayınlanan gazete yazılarına, ilk roman denemelerinden mektuplarına dek, sonunda Kayıp Zamanın İzinde'de bir araya getirerek devasa bir yapı inşa edeceği bir harcı, senelerce yazıp yazıp bozdu. IIIiers'deki basit ama güzel bir ortaçağ kilisesinin, güney illerinin mimarisini andıran kare biçiminde çan kulesi, kardeşinin Auteuil'den ayrılmak üzere ayak direyerek, evden kaçıp kucakladığı doğa, Venedik hayalleriyle iç içe geçmiş anılar, bir kış gününde pencereden izlenen, bir görünüp bir kaybolarak balkona yansıyan güneş ışığı, uyumadan hemen önce fark edilen odadaki eşyalar...Yaşamının ilk yıllarında henüz sağlıklıyken, doğada gezintiler yapabilen ya da parklarda arkadaşlarıyla oynayabilirken bu ilk duygusal anlar neredeyse peşini hiç bırakmayacak, sonunda, şehirde bir odada kapanan kısılmış halde romanını yazarken anlattıklarının özünü belirleyecekti. ...
··
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.