Gönderi

Tanrım ben bir kuşum, çatıda rakı içiyordum, göçü kaçırdım. Sana en dengeli halimle geldim. Düşünmüyorum, düşünsem de hatırlamıyorum şu an.  Dediğini unutmadım; insanlara yakın uçmaya çalışıyorum ama şiir yazıyorlar. Fena değiller ama iyi yazanların çoğu ölmüş.. Biliyor musun, nefret kokuyorlar. Birbirlerine kötü bakıyorlar, sonra birbirlerine gülüyorlar. Sana en dengeli halimle geldim. Üşümüyorum korkma! Kuşlar üşümez, sadece boş zamanlarında ölürler. Öldüğümde kanatlarımı bağışlamak istiyorum. Öldüğümde yalnız kalmak istiyorum. Beni gönderdiğin bu son şehirden çok sıkıldım. Normalde şehirler göç alır, burada insanlar göç alıyor. İçleri çok kalabalık, kim olduklarını bilmiyorlar. Aynı anda hem o kadar çok, hem de o kadar azlar ki, gençliğim aklıma geliyor. Ben güzel yaşamışım, hep uçmuşum. Bunlar ömür boyu ölüp, son gün yaşamaya kalkıyorlar. Kızacaksın ama böyle gecelerde, tüm kuşlar bir duble içmeli… Zaman daralıyor, çocuklar bizi unutacak. Zaman daralıyor, sonbahar gelsin artık. Napalım..Can sıkıntısına hüzünleniyor buradakiler, ben de alıştım. Mevsimler daha güzel uçmaktan. Ve uçmak bazen koyuyor kuşa. Mahallenin zengin çocuğu gibi hissediyorum kendimi, utanıyorum. Güzel kadınlar keşfettik, kırık boyunlu, zarif gözleri var. Tanrım kızacaksın ama sana bir liste versek, bazı kadınları kuş yapsan? Özür dilerim..
·
20 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.