Sabahattin Ali'nin 1940 yılında yayımladığı bir (3.romanı)romandır.Romanları ile büyük ilgi uyandıran yazar, Nihal Atsız ile büyük tartışmalar yaşamış ,(Nihat Atsız ile ilgili yazmış olduğu bir yazı nedeniyle )ve sonrasında da mesleğinden edilmiştir .Bunun ile birlikte yazar 1932 yılında ( Atatürk ile ilgili yazdığı bir şiirde hakaret ettiği nedeniyle) hapse de girmiştir 1 yıl hüküm giyerek Konya ve Sinop hapisanesinde yatmıştır .Kitap ile ilgili yazarın öldürülmesine neden olduğuna dair söylentiler mevcuttur .Yazar halkı kışkırtma, (devlete karşı) ve Marksist düşünceler içerdiği düşünülen bu kitabı yasaklı eserler arasında gösterilmiş .25 Şubat 1907 tarihinde doğan ve bizlere bı güzel eserleri sunan yazar 2 Nisan 1948 yılından yaşadığı baskılar , davalar , suçlamalar nedeni ile Türkiye’den ayrılmak üzere Bulgaristan sınırını geçerken kendisine kaçmak için yardım eden Ali Ertekin tarafından milliyetçi gerekçe ile cinayete kurban girmiştir . Bunca olaylara neden olan kitap günümüzde hala en çok okunan kitaplar arasındadır . Kitapta yer adı geçen yerler yazarın kendi hayatında da önem taşıyan yerleridir (İstanbul redremşt , Balıkesir gibi ) 28 bölümden oluşan bu kitap Balıkesir’den İstanbul’a kadar uzanan bir aşk hikayesini ele almaktadır .Bir tesadüf eseri yolları birleşen ve aşık olarak hızla evlenen (Ömer ve Macide),ancak daha sonrasında belli nedenlerden dolayı anlaşamayan karakterlerin ayrılmasını anlatmaktadır .Geçim derdi , birbirlerini tanımadan aşkın büyüsüne kapılıp bir anda çıktıkları bu yolda ,çiftin bir süre sonra hayatına Macide’nin geçmişinde öğretmeni olan Bedri’nin de dahil olması ile gelişen olaylara tanık olacaksınız . Yürütemedikleri bu evlilik ,zamanla birbirlerinden uzaklaşmalarına neden olurken ,Ömer’in tutarsızlığı , düşüncesizliği, ile bir süre sonra toparlanamayacak noktaya gelir. Bir yandan Macide’nin her şeyden vazgeçip ,Ömer ile evlenmesi , tutunacak başka bir dalı olmaması ve çaresizliği onu günden güne bu daha da yorar. Realist akıma dayanarak yazılan bu romanda yazar akıcı ve sade bir dil kullanmıştır .Karakterler çok iyi analiz edilerek , tasvir edilme şekliyle okurken sizlere etki bırakıyor .Sebahattin Ali’ ve kitaplarının bende çok ayrı yeri olduğu için objektif bir yorum olacak mı söyleyeceklerim bilmiyorum. Ancak ben onun kaleminden çıkacak her şeyi okumaktan ayrı bir zevk aldığım için , bu kitapta da durum farklı değil . Önce sizi anlattığı aşk ile sizi içine alıp , sonra bu aşkın hakettiği gibi yaşayamamaları ile sizde biraz burukluk biraz sinir hali yaratıyor. Kitabın sonunda yüzünüzde tebessüm , içinizde bir burukluk kalıyor bu da bence yazarın farkını yaşattığı duygu yoğunluğu ile ortaya koyuyor . Aşk yeterli gelecek mi ? Herkes sevmeyi becerebilir mi ? Güze sevmek diye bir şey var mı ? Aşk ne kadar fedakarlık gerektirir? Sevgi bir anlık çılgınlığa değer mi? İşte Macide ve Ömer’in aşkının cevaplanması gereken sorular bunlar .

İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019172,5bin okunma

·

7 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Buse Özkan