Tanınmış bir yazar olan R. bir gün isimsiz bir mektup alır. Çocukluğundan itibaren kendisine saplantılı bir şekilde aşık olan bir kadının mektubudur bu ve kadın bu mektubu oğlunun cesedinin başında yazar. Oldukça ilginç psikolojik tahlillerin olduğu bu uzun öyküyü de “Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat” kadar etkilenerek okudum. Stefan Zweig’ın kadın bilincini, zihnini anlatmadaki bu ustalığı çoğu kadın yazarda görülmeyecek şekilde gerçekten. Tek taraflı aşkın mümkün olup olmadığı, kadının hislerinin aşk olup olmadığı okurken kafamı kurcaladı durdu. Stefan Zweig’ın kurgu eserleri hakkında video hazırlıyorum yakında
