• Hepsi de yediler, içtiler, gittiler. Bir ben kaldım, bir de sen! Beni buldun, artık her ham kişinin sohbetini arama!
• Canın bütün yeşilliği, gençliği, gönül devletindendir. Aklını başına al da, sen de yeşillik gibi, söğüt ağacı gibi, ırmağın kıyısında kal!
• Gönül evi, güzel ay yüzlülerle doludur. Bunların bir kısmı, Züleyha yüzlü, bir kısmı da Yusuf yüzlüdürler.
• Ey aşk! Ben de senin kulunum, sen pek güzelsin, iyi huylusun. Senin yüzün de güzel, huyun da!
• Sen, meclisin neşesisin, heyecanısın. Herkesin ab-ı hayatısın. Senin yüzünden herkes aşağı duygulara, boğaza düşkünlüğü unutmuş, baştan başa gönül halini almıştır.
• Ey gönül Senin gözün benim gözümden daha keskin. Bana söyler misin? Şu sokak başında duran, yüzü güneş gibi, ay gibi parlak olan kimdir?
• Yoksa o, aşk mıdır? 0, zaten insana benzemiyor. Padişahlar bile onun kapısında köle olmuşlardır.
• Güneş de, gök de ondan parıltı çalmışlar, Hz. Yusuf güzelliğini, gömleği de kokusunu ondan almışlardır