Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

216 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.
“İmparatorluklar yıkılmak için kurulur.” Büyük tarihçi İlber Ortaylı’nın ‘ Türklerin Tarihi’ adlı eserinde geçen bir cümle. Bununla giriş yapmak istedim. Türk’ün çift başlı kartalı devlet-i al-i Selçuk, başta Moğol akınları ve taht mücadeleleri nedeniyle ömrünü tamamlamıştı.Ve onun bakiyesinden kopan irili ufaklı Türk beylikleri Anadolu coğrafyasına yayılıp bulundukları yerlerde egemenliklerini ilan ettiler. Fakat hemen hepsi Selçuklu Devletinden boşalan Türk imparatorluk tahtına oturmak hevesinde idiler. Ve bu sebeple kendi içlerinde çatışmaktaydılar. Akıl kılıçtan keskindir düsturuna uyan Osmanoğulları Anadolu'daki çekişmelerle uğraşmayıp yönünü Batı’ya döndü. Ve uç beylerinin emrinde bir beylik iken doğru tercihler ile beylikten devlet olmaya adım attı. Osmanoğlunun Türk devletleri ile vuruşmak gibi habis bir düşüncesi yoktu. Emelleri gaza anlayışı ile hareket ederek i'la-yı kelimetullah’ı yaymaktı. Bu düsturla hareket edip sınır boylarında akınlar düzenlediler. İslam fütuhatına göre hareket ettiler. Doğru iskan kararları vererek hem konar göçer oğuz boylarını yerleşik düzene geçirdiler, hem de fethedilen yerleri Türk İslam kıldılar. Türk tarihine geçen eşsiz utkular kazandılar. Daima kızıl elma Batıya doğru oldu. Ve bu nedenle de Osmanlı eyalet sistemi ilk olarak Rumeli Beylerbeyliği ile kuruldu. Anadolu Beylerbeyliği ise daha sonra kurulacaktı. Anadolu da henüz bir siyasi birlik tesis edilmemişti. Ertuğrul Gazi ile başlayıp Sultan II. Murad devrine kadar ki süreci anlatan Kuruluş, Türk’ün siyasi birliğinin yeniden tesisi ve Türk mührünün ilelebet dünyaya vuruluşunu anlatır. Okunması okutulması gereken değerde bir kitap. Çünkü kitapta genelde Batı tarihçilerinin Kuruluş devri padişahları için düşüncelerine de yer vermiş Yılmaz Öztuna. Birçok batı kaynağı Türk tarihini karalasa da içerisinde tarih şuuruna sahip kimselerde var. Objektif tarihçilik doğru olanı söylemeyi, yazmayı gerektirir. 1397 de Salona Piskoposu Dorotheus'un bir mektup yazarak Mora'daki zulüm ve asayişzlikten halkını kurtarmak için bizzat yurduna Sultan Yıldırım Bâyazıd Hanı davet ettiği çağrıda ve gelecekte Konstantinopolis'ten yükselecek olan; "Kardinal kavuğu görmektense Türk sarığı görmeyi yeğleriz." Nidası Alî Osman'ın her devirde merhamet ve adalet timsali olduğunu gösterir. Ve; merhamet ve adalet üzere olma Türk devletlerinin, yani Türk milletinin karakteristik özelliğidir. Ne diyor Şeyhim Edebalı " İnsanı yaşat ki devlet yaşasın."
Kuruluş
KuruluşYılmaz Öztuna · Yakın Plan Yayınları · 201531 okunma
··
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.