Muhabbet Kumru
Bazı adamlar vardır suskun
Öyle dalar gider uzakların ufkuna
Kendi kabuğuna çekildiğinde...
Ahvalinden hiç bir şey anlamazsın
Çünkü kalabalıklar da
çehresine gülücükler takmıştır
Dışarıda yaz bahar güllük gülistanlık
Gel gör ki her görünen öyle değil muhabbet kumru
Derininde ince bir yerinde bir şeyler vardır
Ya yaşadıkları yahut da yaşayamadıkları
Söylemek istedikleri susmaklarında düğümlü
Senin bilmeyip, onların gördüğü yerde gözleri küllü
Yani için için bir yanmak hali
İste bu adamların dalıp susmakların da
Ne kibirden böbürlenip küçük görme
Ne de gizemli bir havaya bürünme ahvali var
Kimin neyi neden yaptığını bilmeden onu anlayamazsın muhabbet kumru...
04.05.22
"Şimdiye kadar bir Türk zengin sınıfı yetişmedi. Sermaye hep azınlıkların elinde toplandı. Ben bir Türk zengin sınıfı yetiştireceğim, bu sayede iktisadi hayatta Türklere üstün bir rol sağlayacağım." Kara Kemal; faaliyetlerinin asıl amacını ifade ettiği bu düşüncelerle tüm faaliyetlerinin bir Türk iş adamı sınıfı oluşturmak olduğunu ve bunu da milli iktisat kapsamında gerçekleştirmeyi hedeflediğini beyan eder.
Yakup Cemil'i idama götüren olay pek çok yazar tarafından ise İttihat ve Terakki Cemiyeti içerisinde asker ve sivil kanat arasında hizipleşmeden doğan olayların bir nihayeti olarak yorumlanmaktadır.
Mustafa Kemal Paşa'nın en yakın silah arkadaşlarının muhalefet partisini kurumalarından sonra yükselen gerilim ve çekişmede son kalan Siyasi güç sahibi simaların da tasfiyesi için İzmir suikasti yeterli bir sebep olur. Gerçekleşen yargılamalar, suikast yargılaması ve siyasi yargılama olarak iki ayrı şehirde iki ayrı dava olarak görülür. Ve bu yargılamada tek muhatap İttihat ve Terakki Cemiyeti olup, sanık sandalyesine; Kara Kemal ve Cavit Bey başta olmak üzere ittihat ve Terakki'nin ileri gelenleri oturtulur.