Uzun zamandır roman okumanın hasreti ile bu kitabı bitirdiğim için çok mutluyum. Kitap çok güzel bir şekilde kurgulanmış, kitabı okurken hayranlık ve şaşkınlığım hep bir aradaydı. Benim Murat Menteş’in okuduğum ilk romanıydı ve bu romanında zekasını bir hayli görmüş oldum. Espiri akıl işidir derler ve bu romanda da yeterince mevcuttu. Ruhi Mücerret’in sürekli yaşı üzerinden yaptığı benzetmeler ve Civan Kazanova’nın “ ......... “ diye bir şey olmasaydı ben icat ederdim gibi sözleri kitaba baya bir renk katmış. Kitap eğlenceli bir o kadar da merak uyandırıcıydı. Okurken acaba bunun sonu nereye varacak diye hep merak içerisindeydim. Bu arada kitabın içerisinde başka romanlardan alınmış alıntılar da kitaba çok güzel bir hava katmış. İlk kez duyduğum bir çok değişik isme sahip karakterler de bir o kadar güzeldi. Okumak istiyorsanız okuyunca pişman olmayacağınız, güzel ilerleyen bir roman.
Şuraya bir de Ruhi bey ile Civan Kazanova arasındaki bir diyaloğu ekleyerek incelememi bitirmek istiyorum...
“Bana bir bak Civan. Ben, ölü ile dirinin bir meleziyim. Artık yaşlanmıyorum bile. Tepeden tırnağa ölüm belirtileriyle doluyum. Herhangi bir uzman, bana en fazla iyi dileklerini sunabilir. Buda ne demektir, evlat?”
“Ne demektir?”
“Bundan sonra şansım yaver giderse, ancak mezarımdan petrol fışkırır.”
Yeni kitaplara yelken açmak üzere hoşçakalıın.