Alıntıdır. . .
MÜZİK RUHUN GIDASIMI ? YOKSA ZEHİRİMİ ?
Merhabalar, bu yazımda uzun zamandır incelediğim bir konuyu müzik bağımlılığını anlatacağım. Yazıyı belli bir sürede yaptığım araştırma ve düşünce birikimleriyle hazırladım bu sebepten kapsamlı bir olacaktır. Okurken sıkılmamanızı sağlamak için bölümlere ayırdım.
NOT : Özellikle sınavlara hazırlanan kişiler okusunlar.
Hepimizin dinlemekten zevk aldığı müzik türleri, sanatçıları ve şarkıları mevcuttur. Kimisi müzik dinlerken dans eder, kimisi sevdiğini hatırlar, kimisi bir meyhanede içerek arabesk dinleyip acı çeker... Bu böylece uzayıp gider.
Peki biz müzik dinlerken beynimizde neler oluyor ? Hayatımız kötü etkileniyormu ? Müzik masum bir şey mi ? Bu soruların cevaplarını vereceğim. Düşünüp yorumlamak size kalmış.
MÜZİK İLE İLGİLİ HİKAYEM
Lise yıllarına kadar ara sıra televizyon kanallarından veya internetten dinlediğim öylesine bir zevkti. Bunun bir bağımlılık niteliği taşıdığının farkında bile değildim. Fakat etkilerini yavaş yavaş sezmeye başlamıştım. Orta okulda serviste giderken bir Emre Aydın müziği çaldığında hemen melankolik bir hava üstüme çöker di. Sanki bütün hayat enerjim çalınıyor gibiydi. Kendimi farklı bir havaya sokuyordum sanki çok dertliyim de hayatım mahvolmuş gibi...
Bir gün en yakın arkadaşım kadirle internet kafedeyken bana yeni bir müzik türü keşfettirdi. Ona ne dinliyorsun ? dediğimde bana EDM ( Elektronik Dans Müziği ) gösterdi. İşte bildiğimiz DJ 'ler Avicii (şimdi öldü kendisi) David Guetta, Hardvell, Tiesto, Martin Garrix, Skrillex vb... sanatçıların olduğu çılgınca düzenlenen festivalleri, kendini kaybetmiş çıplak kadınları, alkolün, uyuşturucunun dibine vuran kişileri gösterdi. Çok etkileyici gelmişti bana tabi birde ergenlik vardı...
Ben bu müzikleri dinlediğim de acayip bir zevk alıyordum özellikle şarkının patlama noktalarında gerçekten orgazm gibi duygular açığa çıkardı. Fakat ertesi gün okula gittiğimde insanlar bana çok durgun ve mutsuz olduğumu söylemeye başlıyorlardı. Sanki ölü gibi oluyordum.
Belli bir süreden sonra birde müzik ile hayal kombinasyonuda getirdim. Hem yüksek sesle dinliyor hem de hayal kuruyordum. Artık kendimi durdurmam gerektiğini hissettiğim anda evdeki bütün kulaklıkları alıp bir makasla kestim. Bir daha asla dinlemeyeceğime yemin ettim. Tam tamına 7 ay hiç müzik dinlemedim.
İlginç olan şey şu müziği bıraktığımda rüyamda müzik seslerini duymamdı. Hani bir şeyi ezberlemek gibi o ses frekansları hepsi beynime kaydolmuş. Beynimi bir müzik deposuna çevirdiğim için çok üzülmüştüm. Gerçekten tam bir duygusal eziyetmiş...
1.) FAZLACA DOPAMİN SALGILATTIRMASI
Kanada'nın McGill Üniversitesinden bilim adamları, dopaminin müzik dinlemek gibi yaşamak için doğrudan zorunlu olmayan soyut bir haz ile olan ilişkisini araştırdı.
Araştırmaya, 19-24 yaşındaki "sevdikleri müziği dinlerken çok zevk" aldıklarını söyleyen 217 gönüllü katıldı. Farklı beyin görüntüleme cihazlarını kullanan bilim adamları, salgılanan dopamini ve beynin hareketini inceledi.
Araştırmada, sevdikleri müziği dinlediklerinde katılımcıların dopamin seviyesinin yüzde 9 arttığı tespit edildi.
KENDİ YORUMUM : Müziğin ritmik bir hormon salgılattırıcısı olduğu görüşündeyim. Özellikle EDM dinleyenler bilirler. THUG LİFE, LİKE A BOSS COMPLİATİON ve Motivasyon müziklerinde müzik anlık zevk yani dopamin salgılanmasına yarar.
2.) CİNSEL DÜRTÜLERİ TETİKLEYİP, ARTTIRMASI
McGill Üniversitesi Nöropsikoloji Bölümü’nden Anne Blood ve Robert Zatorre PET taramalarından yararlanarak müziğin uyandırdığı duygusal ‘titreşimin’ beyinde devinime geçirdiği bölgelerle yemek, cinsellik ve uyarıcı maddeler gibi coşku uyandıran başka dürtülerle etkilenen bölgelerin aynı olduğunu ortaya koydular.
Buna ek olarak müzik videolarınıda düşünürsek müziğin cinsel dürtüleri tahrik edici olduğu kanısına varabiliriz.
3.) MÜZİĞİN İNSANI APTALLAŞTIRMASI
Bir kişi dinlenirken ve hiçbirşey yapmazken beyinde pek çok anlamlı aktivite meydana gelmektedir. Zihniniz dinlenmedeyken, bir sandalyede sessizce dalıp giderken, diyelim ki bir yatakta uyurken dağılmış beyin bölgelerinin birbirleriyle gevezelik ettikleri ortaya çıkmıştır.
Bilindiği üzere kandaki glikoz ( enerji ) miktarının günlük %40 beyin kullanıyor. Beyinde oluşan her düşünce, hafıza, eğitim, irade, muhakeme davranışlarında hücreler daha çok glikoz tüketir. Buna beynin karanlık enerjisi denir. Fakat fazla müzik dinleyen kişiler de bu fonksiyonlarda azalma gözlenir. Çünkü beyindeki hücreler gürültüye maruz kaldığı için işlevlerini tam olarak yerine getiremezler.
Çoğumuz rahatlamak için dinlendirici müzikler dinleriz; ancak yapılan çalışmalar, sessizliğin tansiyonu düşürmek ve beyne giden kan akışını arttırmak konusunda çok daha etkili olduğunu ortaya koymuştur. Belirli saatlerini sessizliğe ayıran kişilerde farkındalığın geliştiğini ve bu insanların hayatlarıyla ilgili daha sağlıklı kararlar alabildiğini ortaya koymuştur.
4.) AGRESİFLEŞTİRMESİ
Uzun süre gürültüye maruz kalmak, vücudumuzda bulunan kortizol ve adrenalin gibi stres hormonlarının salınımını arttırmaktadır. 2006 yılında Heart isimli dergide yayımlanan bir çalışma, yalnızca iki dakika boyunca sessizliğe maruz kalmanın stres seviyesinde önemli bir düşüş sağladığını ortaya koymuştur.
Müzik dinleyen kişilerde duyguların işlendiği limbik sistem daha fazla aktivite gösterdiği için bu kişilerin daha çabuk ve fazla sinirlendiği ortaya çıkmıştır. Zaten dikkat ederseniz etrafımızdaki sinirli kişiler daha çok agresif tarz müzikler dinlemektedirler. Uzmanlara göre bu tarzda yüksek sesli müzikler insanın duygularını arttırmaktadır.
Ayrıca bir deneyde sürekli yüksek sesle tahrik edici müzik dinletilen Yunus balıklarının kendilerini karaya attığı gözlemlenmiştir.
5.) UNUTKANLIĞA SEBEP OLMASI
Amerikalı bilim adamlarının yaptığı araştırmalar sonucunda müzik dinlemenin beyinde saklanan bilgileri unutturduğu açığa çıktı. Ne kadar çok şarkı dinlenirse o kadar unutkanlığa yol açıyormuş. Bunun sebebinin salgılanan dopamin hormonundan kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Beynin yapısı ve fonksiyonu üzerine 2013 yılında yürütülen bir çalışma, iki saat boyunca sessizliğe maruz kalmanın beynin hafızadan sorumlu kısımlarında yeni hücrelerin oluşumunu tetiklediğini ortaya koymuştur. Yani sessizlik hafızayı yeniliyor. Özellikle üniversite sınavına hazırlanan gençler bence müziği azaltın veya tamamen bırakın.
6.) DİKKAT DAĞINIKLIĞI YAPMASI
Müzik dinlemenin dikkat dağınıklığı ve algılamayı azalttığı tespit edilmiştir.
Bu, son derece açık bir bilgidir : Sessiz bir ortamda çalışmak insanın yaptığı işe daha iyi odaklanmasını sağlar. Bunun özellikle belirtilmesinin sebebi ise, son zamanlarda müziklerin büyük popülerlik kazanmış olmasıdır.
Bilim ise bunun aksini söylüyor: Dinlediğiniz müzik her ne olursa olsun, sessizlik daha büyük fayda sağlayacaktır.
7.) HAYALPEREST YAPMASI
Müziği zevk için dinleyen bir insanın aldığı en büyük zararlardan biri hayalperestliktir.
Müzik dinlerken gerçeklerden daha fazla koparız. Bunun sebepleri ise gerçek hayatın sıkıcılığını ve stresini yok etmek veya oluşturamayacağımız karakterleri müziğin yardımıyla hayal aleminde kurgulayabilmemizdir.
Hayatımızın kötü gidişatından bir an kurtulmak için müzik-hayal karışımını tercih etmemeliyiz. Motivasyonumuzu Müziğe ve hayallere harcamadan gerçek hayatımızın olumsuz gidişatıyla yüzleşerek onu değiştirmeliyiz.
8.) DUYGU DURUM BOZUKLUĞU YAPMASI
Müzik duygusal durumumuzu etkileyerek duyguların stabilizesini anlık olarak değiştirir. Örneğin arabesk dinleyen bir insan mazoşizme, Emre aydın dinleyen biri melankolik depresyona ve EDM dinleyen biri ise hedonizme duygusal eğilim gösterir.
Alışkanlığın devam ettirilmesi kronik olarak duyguları olumsuz etkileyeceğinden fizyolojik ve psikolojik olumsuzluklara neden olacaktır.
9.) DEPRESYON SÜRESİNİ UZATMASI
Müzik duygusal bellek ile ilgili bir aktivitedir. ve bu bellekte geçmişte yaşanan kötü anılar ve insanlar kaydedilir.
Bu belleğin fazla çalışması bu anı ve insanların sürekli hatırlanmasına neden olacak ve ekstra stres kaynağına dönüşecektir. Bize acı veren şeylerin acısızlaşması için müzik dinlemeyi kesinlikle bırakmalıyız.
10.) BİLİNÇ ALTI KONTROLÜ YAPMASI
Müzik ses frekanslarından oluşan bir tür elektrik akımıdır. Yani bazı ses frekansları beyinde yapacağı uyarımlar sonucu farklı mesajlar verebilir. Bu enerjiyi kullanarak insanların algısını değiştirebilir, istediğiniz komutla hareket etmesini sağlayabilirsiniz..”
Ses teknolojisinin en önemli alt dallarından biri ise subliminal mesaj. Müziğin veya şarkının içine insanın algı sınırının dışında bir frekansta söylenmiş mesaj yerleştiriliyor, bu üst bellek tarafından tanımlanamıyor ama alt belleğe gidiyor.
MÜZİK DİNLEMENİN DİĞER ZARARLARI
● Sersemleme/baş dönmesi
● Oföri
● Mutsuzluk
● Hiperaktivite
● Aşırı rüya görme (hoş olmayan, geçmişe dönük)
● Kalp zorlanması (ani tansiyon değişimleri, ritim bozukluğu, fazla yorma)
● Bacaklarda huzursuzluk, halsizlik
● İştah kaybı
● Manik ataklar
● Değişken duygulanım
● Düşünce eksikliği
● Aşırı müzik isteği
● Karmakaşa
● Duygusal küntlük (müzik sonrası)
● Cansızlık (müzik sonrası)
● Enerji azalması
● Motivasyon eksikliği
● Uyku bozukluğu
● Hayattan zevk alamamak
● Tatminsizlik
·
95 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.