17. yüzyılda, bilim alanındaki gelişmeler bilimsel kavramları basit bir yeniden formüllendirmenin çok ötesindedir. Kaldı ki, kavramların yeniden formüllendirilmesi bile örneklerini sık sık gördüğümüz gibi “devrim” nitelenmesini hak edecek ölçüde radikaldir. Bu dönemde bilim aynı zamanda örgütlü bir toplumsal etkinlik olarak da kendisini gösterdi... 17. yüzyıldan önce bilim ile felsefeyi birbirinden ayırmak ve birçok kişiyi, öncelikle bilim insanı olarak betimleyebilmek zordu. Aslında 17. yüzyıl sonunda bile, Leibniz gibi bir kişinin varlığı, bugün anladığımız biçimiyle bilimin bağımsızlaşmasının tamamlanmış olmaktan çok uzak olduğunun işaretidir.