Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

208 syf.
·
Puan vermedi
Üzerine Tefekkür Edilesi Eser
Batı uygarlığı nesnel bilimler, maddi araçlar ve maddi güçler konusunda büyük başarılar elde ederken, insani bilimler, insani/ahlak/vicdani değerler, anlamlar konusunda hiçbir başarı kaydetmedi. Bu konuda, herhangi bir başarı kaydetmek bir yana, insani/ahlaki/vicdani dünyalarda çok büyük yıkımlara neden oldu. Umutla direniş arasında çok yakın bir ilişki vardır. İnsani yanımız zaafa uğradığında, zaafa uğramayan hiçbir yanımız kalmaz. Hiçbir toplum, hiçbir kültü, ucuz romantizmlere dayanarak tarih üretemez. Tarihi anlama kabiliyetini kaybeden bir zihin dünyası, tarihe müdahale edemez. Bilim bir ontoloji değil araç olduğu için ahlaki bir sistem oluşturamadı. Müslümanlar, İslam'ın ilk yüzyıllarında, bütün insanlığa, bütün kültür ve medeniyetlere hitap eden, bütün kültür-medeniyetlerle ilişki kuran, etkileşim içerisinde bulunan, evrenselci bir dil ve düşünce oluşturdular. Sömürgeci proje, Aydınlanma/modernlik/uygarlık/evrensellik gibi etkili kavramlar aracılığıyla dünya ölçeğinde pazarlandı. İslami konularda da yorum tekeli ulus-devlet yapılarının elinde bulunuyor. Kişisel imanla, toplumun, siyasetin, dünyanın biçimlendirilmesi imkansız. Laik ahlak yaklaşımının hiçbir insanlık sorununu cevaplandırdığı görülmemiştir. Sloganlarla değil, güçlü ve etkili fikirlerle yeni başlangıçlar yapabiliriz. Yeni başlangıçlar yapabilmemiz için, hem seküler baskıdan, hem de statükonun uyumlu nesneleri olmaktan özgürleşmemiz gerekir. Bugünün sürekli değişen dünyasında, hiçbir alanda, değişimin mahiyeti öngörülemiyor, bu nedenle de her alanda istikrarsızlık derinleşiyor. Kendisini bir parçaya hapseden her fanatizm, bütüne yabancıdır, bütüne nüfuz edemez ve bütün hakkında konuşamaz.
Hakikat Bilincinin Kaybı
Hakikat Bilincinin KaybıAtasoy Müftüoğlu · Mahya Yayıncılık · 201727 okunma
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.