Gönderi

56 syf.
9/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Stefan Zweig okumayalı uzun zaman oldu ve okuduktan sonra ne kadar özlediğimi fark ettim, tadı damağımda kaldı birkez daha. Bu kitap ile Can Yayınları’nın yayımladığı kitaplarına da başlamış oldum. Gönül ister ki bütün kitapları peş peşe okuyayım ama Zweig’a bu kadar çabuk veda etmek istemiyorum. Kitabımızda Salomonsohn isimli karakterimizin karısı ve kızı tarafından kalbinin nasıl tuz buz edilip, hissizleştiği anlatılıyor. Kızının yabancı erkeklerde düşüp kalkmasını kalbi kaldırmıyor karakterimizin ve bir gün onu temelli terk ediyor. Artık karısının ve kızının yaptığı kepazelikler canını yakmıyor, kalbine dokunmuyor; yüreğini parçalayamıyorlar Salomonsohn’un çünkü artık onlar birer yabancıdan başkası değildir. Buradan sonra çöküşe geçiyor karakterimiz. Hayattan elini etiğini çekip, kimseyle konuşmuyor. Yalnızca işe gidip geliyor ve bir süre sonra onu da temelli bırakıyor. Artık ölüm vaktinin geldiğini anlayan karakterimiz bunu şu cümleyle anlatıyor, “İçimi oyanın, deşenin ne olduğunu biliyorum, ölüm bu ve ömrümün kalan birkaç yılını artık yaşayamayacağım, sadece öleceğim, sadece öleceğim... “ Karısından ve kızından ölerek intikam almak istiyor, ama seni zaten umursamayan insanlardan böyle bir intikam almak ne kadar mantıklı? Bunu paraya tapan karısı ve kızından onların en çok sevdiği şeyi, parayı ellerinden alarak yapmasını dilerdim karakterimizin, ama tam tersi onları ödüllendirir gibi davranması sinirlerimi bozdu. İnsanın içinde kendinden de bir şey bulabileceği bir kitap olduğunu düşünüyorum, içe işleyen bir hikayesi var.
Bir Kalbin Çöküşü
Bir Kalbin ÇöküşüStefan Zweig · Can Yayınları · 201816,7bin okunma
··
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.