Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
62 günde okudu
Afrika Ruhunun Aşkın'a Ulaşma Etnomüzikolojisi
Bu öyle bir çalışma ki, yalnızca disiplinlerarası olarak addetmek müthiş bir eksiklik olur zira aynı zamanda kıtalararası, mekânlararası, zamanlararası ve hatta zamansız. Afrika'nın kadim ritim ve raks kültürünün, kâinat düzleminde insana verdiği ulvî sırların sırrını günümüzün neoliberal, postmodern, geç kapitalist dünyasına; özellikle kültür tarihi, kültürel antropoloji (Batılı olmayan), sosyal psikoloji, etnomüzikoloji ve uluslararası ilişkiler bağlamında vermeye çalışan bu yarı-akademik çalışma, Mim Kemâl Hoca'nın akademik birikimin yanı sıra özellikle kızı ile edindiği uygulamalı ritim ve raks tecrübelerinin bir neticesi olarak daha birçok çalışmaya kaynaklık etmesi gereken bir küll. Mevzumuz, kadim dünya müzikleri/kültürlerinin -burada Afrika mistisizmi, esrime müzikleri ve raksları özelinde- kültür, ekonomi-politik ve siyaset üzerindeki etkileri, amacı "dünyalı olanı kutsala vardırmak" olan bu geleneğin tarih boyunca, yine Afrika ruhu merkeze alınarak (kölelik/kölecilik dönemi, sömürgecilik öncesi dönem, sömürgecilik dönemi, sömürgecilik sonrası dönem ve ardından gelen fikirlerin sömürgeleşmesi döneminde) bir serencamının çizilmesi. Fakat alelade bir kronolojik çalışma değil bu, burada anlatmaya kelime sınırlarının yetmeyeceği kadar holistik ve girift, bir o kadar da Hoca'nın kendine has zarif deneme dili ile aktarıldığı bir başyapıt. Afrika etnomüzikolojisi üzerine, kolektif çalışmalarda özellikle yurt dışında yapılan birçok araştırma mevcut olsa da bu kitabın bütüncüllüğü ve kompaktlığının ve elbette içinde o hiçbir zamanı ve mekânı ötekileştirmeyen, tevhidi bulan dilinin yanında birçoğunun esamesi okunmaz. Görselleri ve inanılmaz detaylı kaynakçası da (kitaplar, makaleler, DVD ve CDler, parçalar, filmler, belgeseller...) konuya ilgi duyanlara spesifik, interaktif bir veri akışı teşkil ediyor. Bizim kadim kültürümüzde "aşk felsefesini bir ilim ve irfan sanatına dönüştürmek tasavvuf mesleğidir." İşte bu kutsala ve Bir'e susamışlık dünyanın hemen bütün kültürlerinde süregelmiştir. Bazılarında ise daha baskın bir felsefe ile tezahür etmiştir. İşte bu çalışma, bu arayışın Afrika halklarının İber Yarımadası, ABD ve Latin Amerika gibi bölgelerinde katettiği mesafeyi, bir metamorfoz süzgecinden de geçirerek gözler önüne seriyor. Yüzyıllar boyunca özgürlük-güvenlik sarkacında kalan bu halkların manevî RR'sinin (ritim-raks), Yoruba ayinlerinden Condomble tertiplerine, ngangalardan simbalara, müziğinin ekonomi politiği üzerine getirdiği açılımlara ve modernizmle girdiği açmazlara temel bir yol haritası sunuyor. Bu kadim "müzik medeniyeti"nin kimi zaman bir "uzlaşma vaadi" (Adorno) kimi zaman ise bir "şiddet emisyonu" (Fletcher) işlevi gören ritimlerini Aşkın'a ulaşma yolunda ele alıyor. Allah-Âdem-Âlem denkleminde bizlere yer yer Nietszche'nin yer yer Shakespeare'in bilge-sanatçılık özlemlerinin sebeplerini çok daha geniş, zamansız bir perspektiften sunuyor.
İlahlarla Dans
İlahlarla DansMim Kemâl Öke · Başlık Yayın Grubu · 20114 okunma
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.