Nasreddin Hoca'nın fıkralarında fakir bir köylü, eşeği ve karısıyla yaşayan bir halk adamı, fakir olduğu halde halinden şikayet etmeyen yoksul bir köylü, köylüler, imamlar, mollalar ile oturup kalkan mütevazi bir insan olarak karşımıza çıkmakta bu betimlemeler de biyografisi ile birebir örtüşmektedir. "Doğruyu bildirirken, cemiyetteki bozuk yönlerin düzeltilmesi için meseleyi halkın anlayacağı bir dil ile gayet manidar lâtifeler halinde kısaca dile getiren” Nasrettin Hoca saf, uyanık, temiz kalpli hazırcevap bir kimlik olarak karşımıza çıkmaktadır.
Onun fıkraları günümüze kadar binlerce fıkraya ulaşmış tamamen ona ait fıkraların ayırt edilmesini de güçleştirmiştir. Buna rağmen Nasrettin Hoca’ya ait olan fıkraların karakterisitik bir özelliği olduğundan gerçek fıkraları büyük ölçüde ayıklana bilmektedir..