Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Sadık Bey, yazar ile tanışma kitabım oldu. Yazarın kalemini bilmediğim için biraz önyargı ile başladığımı kabul ediyorum. Ama korktuğum gibi olmadı. İnsanı yormayan, okuması kolay bir kitaptı benim için ve yazarın diğer kitaplarını da temin etmek istiyorum. Tabi kitap alma yasağım bitene kadar beklemek zorundayım. ( Kolilerce okunacak kitabım olduğu halde deliler gibi kitap aldığım için, eşim tarafından azıcık yasaklama geldi. )  Vaktiniz varsa yarım günde bitebilecek bir kitap.   Spoiler İçerir  Sadık Bey tüm hayatını istemediği şeyleri yaparak geçiren, hayallerinin peşinden koşmaktan korkan sıradan bir muhasebe müdürüdür. Şiir ve tiyatro tek tutkusu olan Sadık Bey, hayat koşulları ve tiyatronun iş olarak görülmemesi sebebi ile hayalinin peşinden gidemez. Çocukluk arkadaşı Ertuğrul ile bir şirket kurarlar ama işler büyüdükçe ikinci plana atılır. Şirkette küçük bir hissesi olmasına rağmen, zamanla şirkette olan biten hiçbir şeyden haberi olmamaya başlar. Önceden en yakın dostu olan Ertuğrul'la bile görüşemez olur. Uzun süre sonra eski dostu tarafından yemeğe çıkarılan Sadık Bey, her zaman arkadaşı gibi olmak istemiştir. Ona gösterilen hürmetin kendisinede gösterilmesini ister, içten içe. Bu yemekte arkadaşından bir sirket evlenmesinin gerçekleşmek üzere olduğunu öğrenir. Kendisine düşen görev ise bu şirket evlenmesi yüzünden yük olarak görülen insanları işten çıkarmaktır. Sadık Bey bu süreçte, bu insanlar için bir şeyler yapmaya çalışır. Tazminat haklarına el konulmak istenen işçilerin haklarını nasıl koruyacağını düşünür. Hele ki kendi gibi yıllarca bu şirkete emek vermiş, şirketin kuruluşundan beri kendi işi gibi çalışıp çabalayan, emektar insanların hakkının yemesini istemez. Bu süreçte Sadık Bey kendi hayatını sorgulamaya başlar. Bütün hayatını pişmanlıklar yığını, vazgeçişler, yanlış tercihler olarak değerlendirmeye başlar. Kitapta  bu vazgeçislerin, yanlış tercihlerin Sadık Bey'in hayatının rotasını nereye çevirdiğini gösterir bize. Daha doğrusu kendi seçimlerini olduğunu sanırken, nasıl da yanlış tercihlere yönlendirildiğini görürüz. Benim severek okuduğum bir kitap oldu... Keyifli okumalar... *Syf-17 En yakın, en güvenilir arkadaşı olmanın ayrıcalığına sığınmış, gün geçtikçe uzaklaştıklarını, kendi sıfatının "en yakın"dan "en eski"ye dönüşmesinin anlamını fark etmezden gelmiş, zamanla hiçbir şeye aldırmaz olmuştu.  *Syf-19 Aşk dediğin, gerçek aşk dediğin bir kez gelirdi insanın başına. *Syf-25 Şu dünyada tadı kaçmamış olan tek şeyin rakı olduğunu düşündü.  *Syf-30 "İnsan unutur tabii. İstemese de unutur ama isterse daha çabuk unutur." *Syf-32 Ama olsun, o koltuğa gömülüp duvarlarındaki kitapları seyretmekten büyük zevk alıyordu hâlâ. Arada bir, eskiden okuyup sevdiği kitapları yeniden karıştırdığı, hatta sonunu bildiği halde yeniden okuduğu bile oluyordu.  Yepyeni bir kitaba başlamaktı ona yorucu gelen... *Syf-33 İnsanlarla ilişki kurmak, herhangi bir kitabın kurmaca dünyasına girmekten daha da yorucuydu. *Syf-38 Rüyalar hep böyle değil midir? Görürken başka sıkıntı çekersiniz, anımsamaya çalıştığınızda başka sıkıntı... *Syf-94 Bir insan aynı ölümcül salaklığı iki kez yapabilir miydi?  *Syf-118 "Hayat yeniliklerle dolu, Sadık Bey," dedi hafiften kırıtarak... "ne yazık ki, bizim hayatımızı es geçiyorlar..." *Syf-118 Bir adam günlük hayatının en basit ayrıntılarını bile kontrol edemiyorsa, o adama ne denirdi?  *Syf-149 Ağlasam sesimi duyar mısınız mısralarımda... Dokunabilir misiniz gözyaşlarıma ellerinizle... Gerçek şairler, "Anlatamıyorum," dediklerinde bile ne güzel anlatıyorlardı yüreklerindeki sancıyı.  *Syf-157 "Her şeyi biliyorsun güya ama hiçbir şeyi doğru bilmiyorsun."
Sadık Bey
Sadık BeyPınar Kür · Can Yayınları · 2016815 okunma
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.