Kitap İlkim Öz'ün danışanlarının hikayelerinden oluşuyor. Bu 7 kadının hikayesini okurken kimi zaman kadınların cinsellik, kimi zaman para, kimi zaman sevgi, kimi zaman çocuğa bağlı mutluluklarını ve evliliklerini tarttıklarını düşünebilirsiniz. Ancak en sonunda anlayacaksınız ki aslında işin özü her kadın bir şekilde anlaşılmak ve paylaşmak için evlenir. Bu ikisinden birinin eksik ya da yarım kalması ise evlilik içerisindeki sorunların yaşanmasına, kadının psikolojik, ruhsal ve bedensel olarak kendini kötü hissetmesine sebep oluyor.
Benim düşünceme göre de en basit tanımıyla biz kadınlar; paylaşmak, anlaşılmak için evleniyoruz. Ancak erkeklere nazaran biz de bu anlaşma ve paylaşma meselesi daha çok sevgiye dayanıyor. (Ya da en azından kendi adıma öyle.) Her kadın, eşi tarafından değer görmek, sevilmek ve o sevgiyi hissetmek istiyor. Her kadın bir miktar ruhunun okşanmasını, bir miktar güleryüzü, bir miktar samimiyeti ve sonsuz sadakati bekliyor... Aslında her kadın sevdiği adam ile bir ömür mutlu mesut yaşamanın hayalini kuruyor...