Bu kitabı takastan aldım diye hatırlıyorum. Konusu ilgimi çekmişti ve nasıl bir hikâyeye dayanacağını da merak etmiştim. Kitap güzeldi. Naif bir şekilde ilerleyen, dinlendirici ve gayet hoş bir konusu vardı. Anthony, birilerinin unuttuğunu, kaybettiği, düşürdüğü eşyaları bulup toplayan ve günün birinde onları sahiplerine kavuşturmak isteyen bir kahramandır. Aslında eşyalar önemsiz gibi gözükebilir ama anılarından ötürü önemli olabileceğinin bilincinde olan biridir Anthony; çünkü zamanında o da önemli bir şey kaybetmiştir ve bunun vicdan azabını çekmektedir. Ama gel gör ki, fazla zamanı kalmamıştır ve bu eşyaları sahiplerine kavuşturma isteğini yardımcısı, çok sevdiği Laura'ya miras bırakmayı seçer. Ve bu yolda Laura'nın da kendi yaralarını tamamen sarmasını ve sürprizlerle dolu bir yolculuğa adım atmasını okuyoruz. Anthony'in hissettiği o aşk, biz okuyuculara çok iyi geçirilmişti. Kitaptaki her duygu aynı özenle hissettirilmişti. Çok güzeldi. Kitaba sonrasında fantastik bir hava bile veren bu aşk, bir şeylerin anlam ve önemine de derin bir vurgu yapmıştı. Laura'nın da kendi iç dünyasına dönüp bir şeyleri değiştirmesine dair adımlar atması ve tabii bırakılan mirasa değer vermesi çok güzeldi. Aslında kitap, bize ikinci bir hikâye de sunuyor ve yine iyiliğin, aşkın içine karışıveriyoruz. Ve tabii bu hikâyenin birleşmesi de çok önemliydi. Benim okurken biraz kafam karışmıştı; çünkü birinde tarih yazarken diğerinde yazmıyordu. Yazar, bu karışıklığı bilerek yapmış, insanı merakta bırakıyor. Bizim için önemli şeylere sahip çıkmalı ve bizi ne mutlu ediyorsa onu yapmalıyız. Ve iyi insan olmayız. Tavsiye edebileceğim, hoş bir kitaptı.

Yolunu Kaybeden Anıların BekçisiRuth Hogan · Nemesis Kitap · 201887 okunma

·

40 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Senag