Sefiller ve Notre Dame’ın Kamburu’ndan sonra okuduğum üçüncü Victor Hugo kitabı ve Sefiller’den sonra en sevdiğim. Neden kıyıda köşede kalmış bilmiyorum, ben okurken Sefiller’den aldığım hazzı aldım. Hugo, Doksan Üç’te Fransız Devrimi’ni anlatıyor bize ve bunu yaparken hem devrimcileri hem kralcıları çok yerinde ve tutarlı bir şekilde eleştiriyor. Bu eleştiri son derece dengede ve yazarın hem duruşuna hem üslubuna hayran oldum yine okurken. Kurgu muazzam, Hugo’nun hiçbir kitabında bir olay havada kalmıyor, hepsinin bir nedeni var ve birbirine dahiyane bir şekilde bağlanıyor. Karakterlerin gerçekçiliği büyüleyici. Tarihin önemli olaylarından birini Hugo’nun kaleminden okumak harikaydı. Dostoyevski’nin Ecinniler’ini anımsattı bana Hugo’nun eleştirileri. Mutlaka ama mutlaka okuyun.