Inge Löhnig'in Komiser Konstantin Dühnfort serisi şu anda 6. kitabında. Ben bilmeden muhteşem Ruh Cambazı kitabıyla, yani 2.kitapla seriye başladım. Burada da dizi mantığına göre düşünüp 1. sezonda karakterimizin geçmişini anlatıyormuş gibi geri dönerek okudum ilk kitap Sadist'i. Üslûp, dil, anlatım, karakterlere verilen önem; yazarın olaylarla baş döndürmek yerine karakterlerini ciddiye alıp olayların onlar üzerindeki etkisini anlatması benim için önemli; çünkü bunun edebiyat olduğunu düşünüyorum. Karakterlerini es geçen, anlattığı kişilerin bir şekilde hayat bulmasını sağlayamayan yazarların başarılı olamadığını düşünüyorum. Löhnig bu anlamda çıtayı iyi bir yere yerleştirmiş. Tabii burada şunu da söylemek gerek: polisiye okumaya çok geç başladığım için, belki çok okuyanların gözünde Löhnig de pek iyi olmayan bir yazar olabilir. Kendi okumalarıma göre söylüyorum bu sözleri. Kan, huzursuzluk veren olay ve karakterler, uçsuz bucaksız, göz kamaştırma numaraları, heyecan yaratma derdi ile çeşitli oyunlarla okuru kendine çekme derdi olan kitaplardan değil Löhnig'in kitapları: kitaplardan ortaya çıkan atmosfer son derece gerçekçi, ayrıca bu atmosferin içerisinde Dühnfort'un karakterini bize usul usul, ağır ağır anlatıyor yazar. Sadece o değil, diğer karakterler ve bu arada suçlular da anlatılıyor, ve her yanı saran puslu atmosferin sebebi için sanki başka bir yere bakmamızı istiyor yazar... ilk kitapta dini fanatikler, ikinci kitapta ailede cinsel içerikli olmayan istismar biçimleriyle belki de iktidar biçimleri tarafından ezilmiş, ve bu istismarı başkalarına yansıtarak yaşamaya çalışan bireyleri anlatıyor Löhnig. Mutlaka öneriyorum.

Sadistİnge Löhnig · Pegasus Yayınları · 201489 okunma

·

41 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Cem