Gönderi

Bu arada, eski kültürü bugüne aktarabilecek Osmanlı bakiyesi aydın ve sanatkarlar ve bu kültürü modernitenin süzgecinden geçirerek yeniden üretebilecek, yani doğu ve batı kültürlerine hakim geçiş dönemi entelektüelleri bir bir sahneden çekiliyorlardı. Yahya Kemal 1958'de, Peyami Safa 1961'de, Tanpınar 62'de ölmüştü. 1980'lere kadar hakim ses kudretli ve "kabul edilmiş" bir şair olduğu için büyük saygı gören, üstelik Büyük Doğu dergisinde yıllardır verdiği kavgayla bir sembol haline gelen Necip Fazıl'ın öfkeli sesiydi. Gidenleri yeri dolmuyor; 1950'den sonra açılan imkanlardan yararlanarak öğrenim gören "Anadolu çocukları" kültürel altyapı yetersiz olduğu için, sanat ve edebiyatta yaratıcılık gösteremiyorlardı. Esasen muhafazakar aileler, ilk bakışta dünya görüşleriyle çelişkili görünen bir dürtüyle, çocuklarını daha çok tıp ve mühendislik gibi alanlara yönlendiriyor, sosyal bilimlere fazla itibar etmiyorlardı. Tarih, Türkoloji, sosyoloji vb. mecbur kalınmadıkça tercih edilmeyen alanlardı. Plastik sanatlar, tiyatro ve bir ölçüde sinema sola terk edilmişti. Az da olsa hikayeciler çıkıyor, fakat romancı yetişmiyordu.
·
14 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.