Gönderi

O an
Annem elinde telefonla heyecanlı şekilde cama doğru seğirtti. Ne oluyor demeye kalmadan, bakın, dedi, papağanlar gelmiş. Babam da ben de kalktık hemen koltuktan. Geçtik camın karşısına. Bakar bakmaz renklere vurulmamız bir oldu. Ağacın yeşilinden daha yeşil tüyleriyle, boylarından uzun kuyruklarıyla, etrafa şaşkınmışçasına bakan irice gözleriyle, kırmızı pembe arası tondaki gagalarıyla dallara konmuş vaziyette dört beş tane papağan kozalakları soyuyor ve içlerinden bir şey yiyorlar. Onların da rızkı bu işte, dedim. Mevsimin bu zamanlarında geliyorlar. Göç yolları olsa gerek. Soyup yiyorlar işte artık içinde ne varsa, diye de ekledim. Annemse tebessüm edip şu cevap-soru ile mukabelede bulundu; kim söyledi onlara bunu? Kim söyledi size papağanlar, şu vakitlerde bulunduğunuz yerden kalkın da şuraya gidin diye? Kim söyledi size ki gideceğiniz yere varmadan şu ağaçlara konun ve dinlenin diye? Kim söyledi size ki konduğunuz ağacın dallarında kabuğunu soyduğunuz takdirde içinde tad alıp besleneceğiniz yemiş var diye? Cevap verin kanatlı ebemkuşakları, kimden dinlediniz, kime uydunuz?
·1 quotes·
115 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.