Gönderi

98 syf.
8/10 puan verdi
Bazı anıların izleri yazılmalıydı. Anılardan arda kalan izlerin sonucunun yalnızlık olduğunu bilseydik yine de sever miydik? Yine de o anıların peşinden gider miydik? Sevmek belki de yazılış ve okunuş olarak altı harf olsa da kalpte hissedilişi kişinin yaşamını etkiler. Tıpkı bu kitapta bulunan deneme ve şiirler gibi... Yazılan şiirlerde ve denemelerde kendinizden bir şeyler bulacaksınız. Kiminde sevgiyi hissedeceksiniz, kiminde yalnızlığı, kiminde ayrılışı... En çok hissedeceğiniz şey ise yaşanılan anıların izleri olacak. "Mutlaka bir izi vardır geçmişin, kimi zaman küçük kimi zaman ise büyük. Geçmiş insanların hatıralarının mezarlığıdır." Peki anıların izleri kalıyorsa biz de neden sevgiler tükeniyor bir tarafta? ya da neden ayrılıklar kendini gösteriyor? "Bu dünyanın bütün zehirlerini öldürecek tek panzehir var. saygı ve sonrasında oluşan sevgi. Eğer birisine saygı gösterirseniz muhtemelen bir süre sonra mutlaka seversiniz ya da sevilirsiniz." Saygı bu kadar önemliyken neden onu kullanmayıp yalnızlığın rıhtımına doğru gidiyoruz? Yalnızlık bazen insana iyi gelse de iyi gelen yalnızlığın kişinin kendi tercihi ile yapılan yalnızlık olduğunu düşünüyorum. Mecburen kalınan yalnızlık ise insanın omuzuna koca bir yük olmaktan öteye geçmiyor. Bu kitapta bulunan deneme ve şiirler ile belki kendi geçmişinize yolculuk yapacaksınız, belki pişmanlıklarınız göreceksiniz, belki de sevgiyi anlayacaksınız. Denemelerin ve şiirlerin bir anda okunması yerine onları hissederek ve düşünerek okumanızı öneririm.
Benim Hatam
Benim Hatamİlhan Gökalp Durmuş · Dorlion Yayınevi · 202017 okunma
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.