"Olimpia'ya gidip atletizm müsabakalarını görmek için, uzun bir seyehate katlanırsınız.Fidyas'ın güzel bir heykelini görmek için de, daha uzun bir yolculuğa katlanır ve onları görme zevkini tatmadan ölmeyi büyük bir felaket sayarsınız.Fakat Fidyas'ın heykellerinden çok üstün olan ve görmek için de pek uzağa gitmeye gerek olmayan, ne o kadar zahmete ne de o kadar yorgunluğa mal olmayan, her yerde görülen eserleri seyretme arzusunu asla duymayacak mısınız? Acaba asla aklınıza kim olduğunuzu ve niçin doğmuş olduğunuzu düşünme kaygısı gelmeyecek mi? Tanrının, bilmeniz ve tanımanız için gözünüzün önüne serdiği, kâinatın o kadar imrenmeye layık manzaralarına hiç dikkat etmeden mi öleceksiniz?