Gönderi

160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Beklediğim gibi bir kitap değildi ama iyi anlamda söylüyorum bunu. Aynı şeyi Vatan Yahut Silistre'de de düşünmüştüm, cümleler, anlatım, diyaloglar o kadar güzel ve dolu ki hayran olmamak elde değil. Günümüz kitaplarındaki bayağı aşk lafları dönmüyor, hisler o kadar basit, banal değil. Bir diğer değinmek istediğim konu ise Serveti Fünuncuların okullarda biraz yanlış aktarıldığı. Hepimiz üniversite sınavına çalıştık, çoğumuz edebiyat dersinde bunu öğrendi: "Serveti fünuncular bireysel duyguları eserlerinde işlemiştir, yönetimin baskısı sebebiyle toplumsal konulara değinmediler bla bla" Bunun yanlış bir bilgi olduğunu söylemiyorum. Evet, okuduğum kitap özünde bir aşk romanı. Evet, bir Namık Kemal kitabı kadar yoğun vatan, millet teması yok. Ama yine de Safvet Ziya'nın kendisinin de önsözde söylediği gibi bir şekilde o zamanki toplumsal yapı kitabın içine ustalıkla işlenmiş. Kendilerinden önceki gibi açık açık bir söylem olmasa da.. Hafiften o çekingenliği hissediyorsun ama yine baskı altında olduklarını, esir olduklarını Şekip karakteri üzerinden güzel bir dille aktarılmış. El mecbur kitabın konusu ne kadar bireysel bir tema üzerine olursa olsun karakterlerin bulunduğu toplumdan, o toplumun yapısından izler taşır. Birey olmadan toplum, toplum olmadan birey olunur mu? (Bu sanki birinin sözüydü şu an hatırlayamıyorum) Zamanında öğretirlerken çok keskin bir ayrım yapılmıştı Serveti Fünuncular ve Tanzimat Edebiyatçıları arasında o yüzden değinmek istedim..İyi okumalar
Salon Köşelerinde
Salon KöşelerindeSafveti Ziya · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,173 okunma
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.