“Eskiden her şey neden o kadar iyi giderdi, bugünse o kadar kötü? Önce şundan ki, eskiden halk, askerlik görevini kendisi yapacak kadar diri ve enerjikti, politikacıların yöneticisiydi, bütün üstünlüklerden özgürce yararlanıyordu ve her yurttaş, halktan şeref, sorumluluk ve lütuf almakla kendini mutlu buluyordu. Ama bugün tersine her şeye sahip olanlar politikacılardır, her şey onlar tarafından yapılmaktadır; oysa eli kolu tutmaz, paradan ve müttefikten yoksun -sizler halk olarak-, hizmetkâr konumuna, uşak rolüne düşmüş yedek yurttaşlarsınız, sizler artık ancak gösteri için para verilirse, sizi güdenler size nihayet bir tören düzenlerlerse ~her şeyin üstünde olan yurttaşlık cesareti göstergesi- hoşnut olan yurttaşlarsınız, sonunda sizin olan şeyi size verdikleri için yine de onlara minnettar olursunuz. Ama onlar sizi kente kapatmakla işe başlayıp sizi evcileştirecek- leri av hayvanı durumuna sokmaktadırlar. Gerçekte, insan yalnız bayağılık ve alçaklıkla davranınca, büyüklere ve gençlere özgü bir gurur duymaya hakkı yoktur. İnsanların duyguları alışkanlıklarına uygun düşer. Bununla birlikte, bu yolsuzlukları size açıklamanın ancak onları yapanlara olduğu kadar bana pahalıya mal olmasına şaşırmazdım. Bütün konularda açık yürekliliğe katlanmıyorsunuz da benim böyle konuşmamı suskunlukla karşılıyorsunuz, işte beni şaşırtan şey!"