Buket Uzuner’in önceden okuduğum romanlarından aldığım tadı ne yazık ki öykülerinde bulamadım. Onun yerine yeni şairler, müzik önerileri, ressam isimleri bolca adalar ve avrupa şehirleri tasviri buldum. Yeşil rengin yazarın bilinçaltına nasıl yerleştiğini takip ettim öykülerde tek tek. Bu da bir kazanımdır:) “yazın öykü”leri adındaki kelime oyununu sevdim tabii ki.