Müşterek Dostumuz'un 627 sayfalık ilk cildini bitirdim. Kitabın ilk cildi iki kısımdan oluşuyor.
"Neye Niyet Neye Kısmet" isimli ilk kısım da kendi içinde 17 bölümden oluşuyor. Bu bölümlerin her birinde yazar yeni karakterler tanıtıyor. İlk kısmın neredeyse tamamı bu şekilde geçti denilebilir.
"Aynı Yolun Yolcusu" adlı ikinci kısım ise 16 bölümden oluşuyor. Bu kısımda ise yazar yavaş yavaş karakterler arasında bağlantı kurmaya başlıyor. Bu kısımlarda kitabın karakter kadrosu çok kalabalık olduğu için kim kimdi hatırlamak güçleşti. Bu durum da okuma hızımı iyice düşürdü.
Genel olarak değerlendirmek gerekirse ilk cildin tamamı karakterleri tanıtmak ve onlar arasında bağlantı kurmakla geçtiği için okurken çok sıkıldım. Yine de daha önce yaptığım Charles Dickens okumalarımdan yazarın yazım tarzıyla ilgili bildiğim bir şey var: anlatımı durgundur ama sonlara doğru arka arkaya gelen ters köşeleriyle kitap bittiğinde insanı kendisine hayran bırakır. İşte ikinci cildi okumaya bu umutla başlıyorum. Umarım yanıltmaz :)