Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
9/10 puan verdi
On küçük zenci kitap incelemesi
On küçük zenci (Bazı yazılarım ego kokabilir,ama bu anlatım olarak mizahi bir tarzı seçmemin sonucudur.Okurken bunu dikkate alın lütfen) Bu türle ilk ilişkim. Ufkumu genişletmek ve kitap dünyasının tüm çeşitliliğine ve cazibesine kapılmak için okuma alışkanlığımda bir değişiklik etmem gerekiyordu.Bu kitabı okuduktan sonra diye bilirim ki,artık bu zengin ortamı daha büyük pencereden gözlemleyebiliyorum.Umud ediyorum ki, bununla kitap seçme kararsızlığımı bir şekilde engelleyebileceğim. Her neyse anlayacağınız bu benim adamakıllı okuduğum ilk polisiye kitap. Polisiye türünde çığır açmış yazarlar kimlerdir diye sorsanız ben sadece Arthur Conan Doyle ve Agatha Christie’yi söylerim.Çünkü her yerde onların adına rastlıyorum.Ben de bir deneyeyim dedim.Robert Downer Jr’un baş rolünü oynadığı Sherlock Holmes filmini izlemeye karar verdim.Ne diyebilirim ki,taş gibi film.Bu tamamen farklı aynı zamanda heyecan verici bir deneyimdi benim için.Sonra ekran başına kitlendim.Başladım araştırmaya.Kitap okumadan önce film ve dizi izleyecek,kitap okumak için beklentimi ona göre ayarlayacaktım,yani basitçe planım buydu.Sonra "kimler?", "hangi kitapları var?","beyaz perdeye uyarlanmış olan kitapları hangisi?" sorularına cevap bulmaktı amacım.Daha sonra da tüm bir haftayı netflix’de dizi ve film izleyerek geçirdim.Ama bunlar başka konular.Polisiye kitaplarına olan ilk normal yaklaşım yolumu bu vasıtayla sağladıktan sonra(buna evin ilk tuğlasını dikmek olarak düşünebilirsiniz)geriye uygun kitabı seçmek kalıyordu.Bu noktada baya dikkatli olmalıydım.Bu konuda birikimi olan insanların birikimi olmayanlarla aynı yanılgıya sebep olabileceklerini tam dikkate almalıydım.Başarılı olan bir kurgu aynı oranda zenginliğe sahip olduğundan bazı betimleme ve anlatıma yabacı olma olasılığım hayli yüksekdi.Bu konuda övgüyle bahseden biri sayesinde de birikiminizi zorlayacak bir kitabın havasına kapıldığını farzedin.Gidip alıyorsunuz o kitabı,sonra okuyamıyorsunuz. Neyse anladınız zaten. (O zaman buna hazırlıklı olduğum için "kendi kitabını kendin seç" mantığıma bir puan daha ekliyorum.) Daha önceki tecrübelerimden biliyorum ki çok okunma=iyi eser mantığı tamamen saçmalıktan ibaret.Fakat arkadaşım On küçük zenci kitabının tam bana uygun uygun olduğunu ve 80 mln rakamını hakeden bir kitap olduğunu söyledi.Nihayetinde ikna oldum.Bu kitabı okudum.Sonuç mükemmel."Vampir edebiyatına olan ilk giriş" hüsranlığım burada yaşanmadı.(Ki o zaman alacakaranlık kitabını okumuştum.). Nihayet gelelim kitabın asıl incelemesine. İsim itibariyle bir az önyargım vardı.Çünki genelde mantıklı olarak kitabın kapak fotoğrafının ve isminin içeriği yansıtması gerekir.Bazı polisiye kitaplarında isim kitapla ilgili anlaşılmaz bir önyargıya sebep olabiliyor ki, tavsiyem ilk adımda ya bunu ya bir metafor olarak kabul etmeniz ya da hikayede karşınıza çıkmasını beklemeniz gerekir.Bu iki ihtimali her zaman göz önünde bulundurun.Yani ben bunu yapmayı düşünüyorum.Bu kitapta işe yaradı. Hikayemiz 10 kişinin birbirinden farklı sebeplerle Zenci adasına davet edilmesi minvalinde başlar.Baş karekter denilen bir şey yok ve biz her karakteri ayrı ayrı tanıyor ve yaşayacakları durumda nasıl tepki vereceklerini ve düşünce değişimlerinin hepsini okuyoruz.İşin güzel tarafı bu karakterlerin hiçbiri birbirinin karbon kopyası deyil ve hikayenin hiç bir yerinde de sırıtmıyor.Günümüz acemi yazarları farklı karakterlerin konuşma tarzını bile doğru düzgün yansıtamazken Agatha ablamız hikayedeki karekterlerin düşüncelerini anbean ustalıkla ortama,duruma göre ilerletiyor ve bu da gerçekçiliğin tavan yapmasına sebep oluyor.Bu gerçekten de böyle.Bu karakterlerin başta olan masum ve kendi hallerinde görünüşleri fazla yanıltıcı olabilir.Çünkü gerçekler ortaya çıkarken karektere iç dünyası yavaş yavaş ortaya çıkıyor ve hikayenin sonu vurucu bir hal alıyor. Bir spoiler vermem gerekirse bu karakterler hepsi suçlu ve adaya davet edilme sebepleri psikopat birinin bunları öldürme derdinde olduğu mu?Sherlock tarzına benzer olarak burada karakter okuyucuya bildirilen bir eylem yapıyor hikayede bu şey bizi sırra yakınlaştıran şey oluyor.Mesela klişe bir örnekle pekiştirmek gerekirse örneğin Bu kitabı daha heyecanla okumak istiyorsanız tüm karakter eylemlerine bir anlam yükleyin ve kendi polisiye kurgunuzu hayalinizde canlandırın.Hikayenin sonunda etkilenmiyorsanız "bunu ben de tahmin etmiştim zaten" diyorsanız tebrikler.Dedektif filmi için senaryo seçmelerine katılmanızı tavsiye ederim.(Öyle bir şey varmı ya) Teknik konulardan devam edelim. Hikayenin baymak süreci hangi sayfalarda? Hikaye sıkıyor mu? Cevap:Hayır,hiç bir sayfa sıkmıyor. Tamamen gerçekçi bir hikayeye sahip.Uçuk kaçık hiper zekalı varlıkların dolaştığı karmakarışık ve içinden çıkılmaz bir olay örgüsü olanı hiç değil.Bu özetliyor zaten. Karekterlerin olaya yaklaşımları farklı dedim ya bu hikayede şekillenen olaylara farklı gözlerle bakmamız işini kolaylaştırıyor.Bunu da bizim için karakterler yapıyor.Zeki olanı da var doktor olanı ve diğerleri.Bundan sonrasını da kendiniz okursunuz artık. Ben olabilecek en az tanıtımla bu kitabı ilk elden(ikinci elden de olur.Sadece okuyun)deneyim etmenizi tavsiye ediyorum. Beğenmediğim nokta: Yok.Sadece finali böyle böyle daha vurucu olsaydı 9 verirdim.Ama vermiyorum. Puan 8.8 İncelemenin sonu. Bu arada bazen bir kitabın incelemesini düzenleyebiliyorum.Çünki okuduktan sonra kitapla ilişkili kesmiyor bazen tekrar okuyor yeni detaylar keşfediyorum.
On Küçük Zenci
On Küçük ZenciAgatha Christie · Altın Kitaplar · 201832,5bin okunma
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.